Milli Eğitim Bakanlığı, okulların kapanmasına sayılı günler kala aldığı sürpriz kararla ilkokul ortaokul ve liselerde son hafta ders yapılmaması için okullara, milli eğitim müdürlüklerine ve valiliklere talimat gönderdi. Bu talimatın ardından okul müdürlükleri, öğretmenler ve okul aile birlikleri bakanlığın talimatı doğrultusunda neler yapılabileceği ile ilgili çalışmalar başlattı.

Nagehan Alçı da Bakan Tekin gibi öğretmen atamalarında mülakatı savundu Nagehan Alçı da Bakan Tekin gibi öğretmen atamalarında mülakatı savundu

Bakanlık tarafından alınan kararın nedeni araştırılırken konuyla ilgili açıklama yapan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, okullarda son hafta ders yapılmaması ile ilgili olarak alınan karara ilişkin şunları söyledi:

''Bu rakamlar, gerçekten çok güzel rakamlar. Aynı şekilde derslik başına düşen öğrenci sayısı açısından baktığımızda 19-20 bandında. Bunlar güzel rakamlar. Emeği geçen herkese, başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere teşekkür ediyoruz çünkü eğitime ayrılan kaynak, fiziki kapasite anlamında karşılığını bulmuş durumda. Bundan sonra yapacağımız şey, eğitimin içeriğini, niteliğini artıracak adımlara hız vermek. Yaz aylarından itibaren de yaptığımız şeyler bir anlamda bunu tamamlamaya dönüktü. Bu anlamda adımlar attık.'' dedi.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin,

''Türkiye'de ilk defa bir müzik ilkokulu... Ortaokulu, lisesi vardı, güzel sanatlar lisemiz ama ilkokuldan başlayan müzik eğitiminin yapıldığı yer yoktu. Aslında bununla ilgili adımlar kültürümüzde, geleneğimizde zaten var olan adımlar. Şimdi bunları yavaş yavaş güncel koşullarla revize ederek hayata geçirmeye çalışıyoruz. Mesela Millî Eğitim Bakanlığı bünyesinde 1934 yılında Millî Musiki ve Temsil Akademisi ilk defa kuruluyor. Aynı şekilde buralara öğretmen yetiştirmek için atılan adımlar var. Bizzat Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün musiki ve sanatla ilgili yapmak istedikleri şeyler ve düşünceleri var. Türkiye'de müzikle başladık, genel anlamda sanat eğitimini küçük yaşlardan itibaren çocuklarımıza kavuşturmak, çocuklarımızın yeteneklerini ve ilgilerini bu anlamda değerlendirmek istiyoruz.

15 günlük tatil süreci öncesinde okullarımızda bugün itibarıyla genel anlamda öğretmenlerimiz ölçme, değerlendirme süreçlerini tamamlamış durumda. Önümüzdeki hafta itibarıyla da okullarımızda öğretmenlerimizin yürüttüğü diğer idari işlemler sebebiyle çocuklarımız, öğrencilerimiz biraz o haftayı boş geçiriyorlardı. Aynı şekilde bahar yarıyılının sonunda, yani haziran ayında da benzeri bir tabloyla karşı karşıya kalıyorduk. O son bir hafta, genellikle çocuklarımızın çok dolu dolu geçiremedikleri bir dönemdi. Bu yıl itibarıyla o konuyla ilgili bir adım attık, yeni bir başlangıç yapıyoruz ve o bir haftayı çocuklarımızın yarıyıl boyunca devam ettikleri, yarıyıl boyunca edindikleri kazanımları gündelik hayatında kullanabilecekleri bir şenlik havasına büründürmek istiyoruz. Önümüzdeki hafta bütün okullarımızda bilgi yarışmalarından münazaralara kadar, halk oyunları etkinliklerinden şiir, hikâye, roman ve benzeri okuma ve bunları yorumlama etkinliklerine kadar şenlik havasında geçmesini istiyoruz. Bununla ilgili okullarımıza nasıl davranacakları veya ne tür etkinlikler yapacaklarına dair paylaşımda bulunduk. Önümüzdeki hafta mümkünse bütün velilerimizi çocuklarımızın bu etkinliklerine destek olmaya, çocuklarımızı bu anlamda yönlendirmeye davet ediyoruz. Bu kapsamda yaptığımız şeylerin içinde hep konuştuğumuz, Türkiye'deki toplumu, milleti bir arada tutan temel referans değerlerimizin çocuklarımıza kazandırılması, gelecek kuşaklara aynı şekilde miras bırakılabilmesi ve bir arada yaşama azminin, kararlılığının ve iradesinin gelecek kuşaklara yansıtılması için vermek istediğimiz değerler... Vatanseverlik, merhamet, paylaşım ve benzeri değerleri de bu etkinlik haftasında çocuklarımızla bir kez daha değerlendirmiş olacağız. Bunlardan biri bilgi yarışması, kelime oyunları, yetenek paylaşımı, hitabet oyunları, münazara yarışmaları...'' dedi.