Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, akran zorbalığına karşı farkındalığın artırılması için öğrencileri, öğretmenleri ve aileleri sürekli destekleyeceklerini, Aile Okulu Projesi kapsamındaki programları güçlendireceklerini açıkladı.Milli Eğitim Bakanlığı’nın resmi sosyal medya hesabı üzerinden yeni bir duyuru yayınladı. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer yapmış olduğu açıklamalarda şu ifadelere yer verdi ;
''Akran zorbalığının anlatılması, farkındalığın artırılması, okul-aile iş birliğinin güçlendirilmesi ve sonrasında yürütülecek çalışmaları desteklemek amacıyla Ankara'da düzenledikleri "Akran Zorbalığını Önlemede Bütüncül Okul Yaklaşımı Çalıştayı'na ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Akran zorbalığı ile ilgili son zamanlarda basında görünürlüğün arttığına işaret eden Özer, bunun "okullarda yaygın bir akran zorbalığı yaşandığı" anlamına gelmediğini, bu olayların 19 milyon 150 bin öğrenci ile 1 milyon 200 bin öğretmenin bulunduğu devasa eğitim sisteminde tekil olaylar olduğunu söyledi.''

 Güvenli okul iklimini inşa etmek için çok yönlü çalışmaları yürüttüklerini, okulu güçlendirecek ve destekleyecek mekanizmaları inşa etmeye çalıştıklarını anlatan Özer, bunun yanı sıra MEB Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğünce rehber öğretmenler kanalıyla önleyici yöntemler konusunda çok boyutlu çalışmalar yürütüldüğünü aktardı.
 
Bakan Özer, bu kapsamda 2022-2023 eğitim öğretim yılıyla okullarda tüm kademelerde "akran zorbalığı", "siber zorbalık", "psikolojik sağlamlık" gibi konuları içeren yeni farkındalık ve psikoeğitim programlarının hazırlandığını kaydetti.
 
Sınıf rehberlik programlarının yürütüldüğünü, risk durumlarına yönelik okullarda gelişimsel önleyici psikolojik danışma ve rehberlik hizmetleri verildiğini belirten Bakan Özer, bunun yanında akran zorbalığı farkındalık programlarını hazırladıklarını anlattı. Özer, ayrıca okul öncesi ve ilkokul öğrencilerinin akran zorbalığı konusunda farkındalık kazanmaları ve baş etme becerileri geliştirmelerine yönelik çeşitli programlar hazırlandığını ifade etti.
 
Sadece okul içinde değil, okul dışı ortamları da dikkate almak için başlattıkları Aile Okulu projesiyle 841 bin 267'si kadın 1 milyon 147 bin 555 kişiye, köy yaşam merkezleri ile de dört beş ay içinde 170 bin kişiye ulaştıklarını dile getiren Özer, toplumda hoşgörünün ve iletişim ortamının güçlendirilmesi için çalıştıklarını vurguladı. Okullarda, tüm eğitim sisteminde öğretmenin öğrenciye, öğrencinin öğretmene; öğrencinin öğrenciye, öğretmenin öğretmene uyguladığı zorbalığa karşı sıfır tolerans gösterdiklerinin altını çizen Özer, bu konudaki tüm süreçleri takip ettiklerini söyledi.
 
Çocuklar ve öğretmenler için eğitim kurumlarını güvenli hâle getirmekle ilgili en ufak bir taviz vermeyeceklerinin altını çizen Bakan Özer, okullarda bu kültürü yaygınlaştırmak üzere çalışmaları hızlandırdıklarını belirtti. Özer, akran zorbalığının anlatılması, farkındalığın artırılması ve sonrasında yürütülecek çalışmaları desteklemek adına akademisyenler, farklı illerden farklı tür ve kademelerden okul yöneticileri ile rehber öğretmen ve psikolojik danışmanlardan oluşan 150 katılımcı ile "Akran Zorbalığını Önlemede Bütüncül Okul Yaklaşımı" konulu çalıştay düzenlediklerini hatırlattı. Akran zorbalığını önleme ile baş etme stratejileri, akran zorbalığını önlemede ailelerin ve okulun rolü gibi konuların masaya yatırıldığı çalıştayda, akademisyenlerle konuyu pek çok yönüyle ele aldıklarını söyleyen Özer, çalıştayın "sonuç ve öneriler" raporunun oluşturulduğunu bildirdi.

 Aile Okullarında "akran zorbalığı" anlatılacak

Bakan Özer, çalıştay raporuna da yansıyan ve akademisyenlerce akran zorbalığı çalışmalarının bütüncül bir yaklaşımla yürütülmesi, sağlıklı okul ikliminin oluşmasında okul yöneticileri, öğretmenler, veliler ve yardımcı personel gibi tüm okul paydaşlarının birlikte hareket etmesi ve ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliğinin arttırılmasına yönelik bir öneri geldiğini aktardı.
 
Bu konudaki çalışmalara ağırlık vereceklerini vurgulayan Bakan Özer,sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Akran zorbalığına karşı farkındalığın artırılması için öğrencilerimizi, öğretmenlerimizi ve ailelerimizi sürekli destekleyeceğiz. Akran zorbalığı konusunda bütüncül bir yaklaşımla çalışmaların yürütülmesi amacıyla sürecin en önemli unsurlarından olan aileleri güçlendirmeye dönük faaliyetlerimizi artıracağız. Başlattığımız Aile Okulu projesi çalışmalarımıza daha da ağırlık vereceğiz. Akran zorbalığı ile ilgili farkındalığın artırılması için Aile Okullarımızdaki programlarımızı bu yönde güçlendireceğiz. Akran zorbalığına karşı farkındalığın artırılması için öğrencileri, öğretmen ve ailelerimizi sürekli destekleyeceğiz."
 
"Yeni Plan içi Çalıştayın sonuç raporu bekleniyor''

Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, çalıştayın sonuç raporunda "okulların akran zorbalığı risk durumlarının tespit edilerek önleme ve müdahale çalışmaları planlaması yapılması" konusunda bir önerinin yer aldığını aktararak şöyle konuştu: "Her okulda bir rehber öğretmen olacak şekilde yeni öğretmen atamalarını planlıyoruz. Hâlihazırda okullarımızda 40 bin dolayında rehber öğretmenimiz ve psikolojik danışmanımız görev yapıyor. Çalıştay raporumuzda, bu öğretmenlerimizin sosyal duygusal beceriler konularında mesleki yeterliliklerinin artırılması amacıyla program başlatılması tavsiyesi var. Bu konuda da çalışma başlattık. Ayrıca 'Zorlayıcı Yaşam Olaylarında Psikoeğitim Projesi' kapsamında hazırlanan okul öncesi, ilkokul, ortaokul, lise kademelerine özgü içeriklerimizi yaygınlaştırıyoruz."
 
Akademisyenlerin, gelişimsel önleyici ile iyileştirici rehberlik ve psikolojik danışma hizmetlerinin okul kademelerinde etkili uygulanabilmesi amacıyla tüm kademelerde rehberlik ders saatine ihtiyaç duyulduğu yönünde rapor verdiğini belirten Özer, bu konuyu gündemlerine aldıklarını ve yapılabilecekleri tartıştıklarını dile getirdi. Özer, liselerde akran zorbalığının disiplin suçları arasına alındığını anımsatarak "Okullarda zorbalık ve şiddet olaylarının önlenmesine yönelik mevzuatta yapılabilecek diğer düzenlemeleri de masaya yatırdık. Çalıştayın sonuç raporuna göre yeni planlamalarımızı hayata geçireceğiz. Tüm bu konular netleştiğinde kamuoyuna açıklayacağız. Amacımız, güvenli okul iklimini güçlendirerek eğitim sistemimizi çok daha sağlıklı noktalara getirebilmek. Bunun için var gücümüzle çalışıyoruz." sözlerine yer verdi.