ÇANAKKALE (AA) - Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Seddülbahir Kalesi restorasyon, çevre düzenlemesi ve teşhir-tanzim çalışmalarının Türkiye'de bugüne kadar bu alanda yapılmışların en kapsamlısı olduğunu söyledi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı Çanakkale Savaşları ve Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığınca 2015'te restorasyonuna başlanan ve büyük bir titizlikle çalışmaları tamamlanan Seddülbahir Kalesi'nin yeniden ziyarete açılması dolayısıyla tören düzenlendi.

Bakan Ersoy, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı Seddülbahir Kalesi ve Gelibolu-Eceabat Devlet Yolu Açılış Töreni'nde, çağlara damga vuran kadim bir medeniyetin mirasçıları olarak bu mirasın ziynetlerini, milli hafızanın adeta kitabeleri olan kültür varlıklarını ihya etmeyi daima bir vefa borcu olarak gördüklerini söyledi.

Bu emanetleri 21'inci yüzyıl dünyasında çocukların ecdadını doğru şekilde tanımasının, dolayısıyla kendisini bilmesinin ve güvenmesinin teminatı bildiklerini vurgulayan Ersoy, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Duvarların dili olsa da konuşsa temennisi, onları dinlemeyi bilen herkes için hakikate dönüşür. Biz, emanet aldığımız bu kutlu vatanın çakıl taşlarından dağlarına, çeşmelerinden kalelerine her birinin sözünü dinliyor ve ahvalini biliyoruz. Seddülbahir Kalesi bugün bu gönül muhabbetinin bir neticesi olarak kapılarını açmaktadır. Sultan 4. Mehmed'in validesi Hatice Turhan Sultan tarafından yaptırılan Seddülbahir Kalesi, sinesinde 362 yıllık tarihi barındıran bir abidedir. 1661 yılından beri Kumkale ile boğazın ve bu kutlu toprakların muhafızlığını yapmıştır. Birinci Dünya Savaşı'nda, 3 Kasım 1914'te Birleşik Krallık Donanması'nın saldırısıyla ilk şehitlerimiz burada vuslata ermiştir. Tarihin gördüğü en büyük deniz ve kara müdafaası olan Çanakkale Savaşları'nın bütün şiddetini de yaşamıştır Seddülbahir. Özellikle kara muharebeleri esnasında çok ciddi yıkıma uğramış, 8 ay Fransız birliklerinin karargahı olarak kullanılmıştır. Şehit ve gazi kanlarıyla yazılan büyük destanın neticesinde, 9 Ocak 1916'da son İngiliz askeri de yarımadayı yine Seddülbahir bölgesinden terk etmiştir."

- "Maydos Mıntıka Kumandanı" Mustafa Kemal

Askeri dehası ve kahramanlığıyla Çanakkale Savaşları tarihine de adını yazdıracak Mustafa Kemal Paşa'nın ilk görevinin Seddülbahir'den Ece Limanı'na kadar tüm birliklerin sevk ve idaresi olmasının önemine işaret eden Ersoy, "Maydos Mıntıka Kumandanı" unvanıyla yaptığı çalışmalardan birinin, düşmanın karaya ayak basmasına müsait bölgelere hızlıca müdahale edilmesini sağlayacak tedbirlerin alınması olduğunu dile getirdi.

25 Nisan 1915 sabahı Mustafa Kemal Paşa'nın öngördüğü gibi İngiliz birliklerinin Kabatepe ve Seddülbahir bölgesine, Anadolu tarafında Kumkale'ye eş zamanlı asker çıkardığını belirten Ersoy, "57'nci Alay'ın burada yaptığı müdahalenin başarısı, amfibi harekatın tam da Mustafa Kemal'in beklediği yönde olmasının bir sonucudur. Gazi Mustafa Kemal'in bu askeri kabiliyeti ve ileri görüşlülüğü onu Anafartalar Kahramanı olarak anılmasını sağlayan mücadele ve zaferlere taşımış, Çanakkale Muharebeleri'ni Türk'ün zaferine dönüştüren kader kavşağında da en önemli yeri almıştır." diye konuştu.

- "Hiçbir tarihin, yaşanmışlığın mazide kalıp yitmesine müsaade etmedik"

Bakan Ersoy, "Bu topraklar üzerindeki hiçbir tarihin, hiçbir yaşanmışlığın mazide kalıp yitmesine müsaade etmedik, etmeyeceğiz." ifadesini kullandı.

Fatih Sultan Mehmed'in emaneti Kilitbahir Kalesi ile Sultan 3. Selim ve 2. Mahmud dönemlerinin eseri Bigalı Kalesi'nin restorasyonlarını tamamladıklarını, teşhir ve tanzim çalışmalarını gerçekleştirerek modern ve yaşayan müzeler olarak milletin hizmetine sunduklarını dile getiren Ersoy, şunları anlattı:

"Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığımız bünyesinde bu bölgeyi bir açık hava müzesi yapmak yolunda yoğun mesai harcadık. Altyapı ve ulaşımdan şehitliklerin ihyasına, günümüze kadar bilinmeyen şehitliklerimizin tespitinden restorasyon çalışmalarına kadar çok kapsamlı projeleri gerçekleştirdik. Şehit kanından dalgalarla, dönemin en güçlü donanmasına set çektiğimiz kıyılarımızı Gelibolu Tarihi Sualtı Parkı olarak kültür ve turizm değerlerimiz arasına kattık. Tarihimizi yaşatmak ve korumak adına ne gerekiyorsa yaptık, yapıyoruz. İşte Seddülbahir Kalesi'nin de bu coğrafyaya dair hafızasını yarınlara ulaştırmak için projelerimizi hazırladık, uyguladık ve hamdolsun zaferimizin 108'inci yıl dönümünde açılışını hep beraber yapıyoruz. Seddülbahir Kalesi restorasyon, çevre düzenlemesi ve teşhir tanzim çalışmaları Türkiye'de bugüne kadar bu alanda yapılmış en kapsamlı çalışmadır. Kalede ve 43 bin 497 metrekarelik proje alanında, 2 bin 822 gün devam eden disiplinler arası çalışmalar ve kazılar neticesinde 45 bin 748 kültür varlığı bulunmuş ve envanterimize alınmıştır."

Ersoy, Seddülbahir Kalesi'nin restorasyon ve konservasyon uygulamalarının da kalenin mevcut durumunun korunması hassasiyetiyle yürütüldüğünü, uluslararası restorasyon ilke kararları çerçevesinde koruma ve kullanma dengesi ön planda tutulduğunu söyledi.

Proje uygulamasındaki her detayın Tarihi Alan Başkanlığı, Bilimsel Danışma Kurulu ve ihtiyaç durumunda farklı disiplinlerden uzmanların katılımıyla titizlikle hayata geçirildiğini aktaran Ersoy, şöyle devam etti:

"Kalemizde oluşturulan sergide hem yürütülen çalışmalar neticesinde bulunan tarihi eserler ve kültür varlıkları hem de envantere girmeyen, hurda metal olarak ifade ettiğimiz parçalardan yapılan ve Çanakkale Savaşları temalı olan modern sanat eserleri yer almaktadır. Seddülbahir Kalesi'ni yaptıran Hatice Turhan Sultan, İstanbul'un sembol yapılarından olan Yeni Camii ve Mısır Çarşısı'nın da banisidir. Ayrıca bu kale, bir valide sultanın vakfı ile yaptırılmış ilk savunma yapısı olmasıyla da tarihi emanetlerimiz arasında özel bir yere sahiptir. Bu noktada memnuniyetle ifade ediyorum ki Hatice Turhan Sultan'ın emanetine sahip çıkmak için gerçekleştirdiğimiz 12 yıllık araştırma sürecinde ve 2015 yılından beri devam eden uygulama çalışmalarında görev alanların da üçte biri, her disiplin ve iş kolundan kadınlar olmuştur. Sorumluluğumuz dahilindeki her çalışmada bu oranın daha da yükselmesini temenni ediyorum."

Ersoy, kültür ve medeniyetin soyut ve somut her bir parçasına verdiği değer, bunların yaşatılması ve çocuklara aktarılması hususunda harcadığı yoğun mesai dolayısıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ve çalışmalarda emeği geçenlere teşekkür etti.

Bakan Ersoy, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere Türk milletinin şanlı tarihini canıyla ve kanıyla yazan şehit ve gazileri rahmetle, minnetle andı.