Türkiye’de kamu sendikacılığının son yıllarında, çıkarlarını ve koltuklarını memurun emeğine tercih eden, memura yoksulluğu layık gören sarı zihniyet, bağımsız kamu sendikalarının örgütlenme özgürlüğünü engelleyen, hukuksuzluğu Danıştay’dan; kanunsuzluğu Anayasa Mahkemesi’nden tescilli hamleleri bir sıra halinde karşımıza çıkarmaktadır. Nitekim, 6. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde işine geleni imzalayan, memurun sesi olması gerekirken o sese ket vuran, kamu çalışanlarının özgür iradeleriyle sendika seçmelerinin önüne geçen, tek tip sendikacılık oluşturmaya çalışan yapıların uğraşıyla geçirilen %2’lik sendikalaşma barajı, bunun en açık örneğidir.

Bağımsız kamu sendikaları olarak, yasa çıkmadan önce grup görüşmelerinde, meclisteki oylama sürecinde ve yasa çıkarıldıktan sonra, örgütlenme hakkına engel niteliği taşıyan bu uygulamanın sendikal tekelleşmeyi meşru kılmak amacıyla getirildiğini, koltukları sağlamlaştırmak için yürürlüğe konulduğunu beyan etmiştik. Emek değeri üzerinden muhalefeti benimsemiş, bu kapsamda sendikacılık faaliyeti yürüten bağımsız sendikalar olarak, toplu sözleşme maddesinde yer verilen %1’lik baraj uygulamasında yaptığımız başvurular sonrasında Danıştay’ın iptal kararının ardından, torba yasa eliyle getirilen bu %2’lik barajı da gündeme taşımıştık. Bu uygulamanın hukuksuz olduğunu, hakkaniyete uygun olmadığını savunmuş, Türk sendikacılığına kara leke çalanlarla hep birlikte mücadele etmiştik.

Bugün, yıllar önce kendileri henüz güçsüzken, sendikal örgütlenme özgürlüğüne engel olduğunu düşündükleri için baraj uygulamalarını kaldırmak üzere canla başla mücadele edenlerin, bugün nasıl da bu barajı savunduğuna, bunun sendikal örgütlenmeyi arttıracağına yönelik “göstermelik” fikirlerine şahit oluyoruz. Halbuki, her bir memur, bu uygulamanın kamunun her alanında baskı unsuru olarak kullanılmak amacıyla getirildiğini, üye kaybetmemek için yapıldığını gayet iyi bilmektedir. Biz de çok iyi biliyoruz ki, yetkili oldukları süreç boyunca memuru geçim sıkıntısına, kira kaygısına, gelecek endişesine ve başka ülkelere göçe sürükleyen bencil zihniyet, aziz ve şerefli milletimizi temsil eden TBMM’nin güvenini kendi çıkarları uğruna istismar etmekten kaçınmamıştır.

Geçen bir yılı aşkın sürenin ardından Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) 18 Ocak 2024 tarih ve E:2023/12, K: 2024/12 sayılı %2 barajının anayasaya aykırı olduğuna ilişkin gerekçeli kararı, 5 Mart 2024 tarih ve 32480 sayılı Resmî Gazetede yayınlanmıştır. AYM, %2 oranı üzerinde sendikalaşabilme şartını sağlayan sendikaların üyelerine ödenecek olan Toplu Sözleşme İkramiyesi uygulamasını, Anayasanın 10. maddesi olan Eşitlik Hakkı ile 51. maddesi olan Sendika Kurma Hakkına aykırı görerek iptal etmiştir.

Sendikal tekelleşme umudunu devlet kasasından gelecek %2 oran şartlı ikramiyeye bağlayan Memur-Sen ve Türkiye Kamu-Sen, karar sonrası öfke nöbetleri geçirmektedir. Kendisinden olmayanların alın terinden çalmayı adet edinen zihniyet, Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğunu kabul etmekten imtina etmektedir. Öyle ki, üye kaybetmemek için “zammı şu kadar yapmak yerine, bunu ikramiye olarak verin” düşüncesi, amacın memurun cebi olmadığını ayan beyan ortaya koymuştur. Sarı yapılar kabahati AYM’de, baraj hukuksuzluklarını yargıya taşıyan siyasi partilerde ve sendikalarda aramakta, hatta yüksek yargıyı hedef göstermektedir. Bu yapılar, büyük bir algı operasyonu ile suçu masada memuru yoksullaştıran kendilerine değil, adaletsizliği ortadan kaldırmak için mücadele eden kurumlara atmaya çalışmakta, kamu emekçilerini manipüle etmeye çalışmaktadır.

Bakan Yusuf Tekin'den Öğretmenlerin Yaz Tatiline Açıklama Bakan Yusuf Tekin'den Öğretmenlerin Yaz Tatiline Açıklama

Türkiye Cumhuriyeti’nin gerçek ve bağımsız sendikaları olarak ilan ediyoruz ki, hiç kimse, hiçbir makam, hiçbir güç; ülkemizin yasalarından ve yüksek mahkemelerinden daha büyük değildir. Türkiye Cumhuriyeti, bir hukuk devletidir! AYM, milyonlarca memuru mağdur eden bir hukuksuzluğu ait olduğu çukura geri göndermiştir. Kamu Sendikaları Platformu olarak süreç boyunca tüm bileşenlerimizin verdiği mücadeleyi ve sonucu kutluyor; haksız, hukuksuz ve çıkarcı planlarıyla Türk yargısını yaralamaya ve karalamaya çalışanları, yüce milletimizin ve her geçen gün yoksullaşan kamu çalışanlarının vicdanına bırakıyoruz. Memuru yoksulluğa itenler aslında kendileriyken, baskı aracı olarak kullandıkları ikramiyeden bağımsız sendikaların mahrum bıraktığını dile getirerek kirli bir oyun oynayanlara meydanı bırakmayacağımızı beyan ediyoruz!


KAMUOYUNA SAYGIYLA DUYURULUR

AÇIKLAMA PAYDAŞI KURUMLAR

1. ADİL-SEN
2. AHESEN
3. ANADOLU SAĞLIK-SEN
4. BAK-SEN
5. BİZİM-SEN
6. BÜRO LİYAKAT-SEN
7. DES
8. EĞİTİM SÖZ-SEN
9. HEP-SEN
10. HÜRRİYETÇİ SAĞLIK-SEN
11. KAMU SAĞLIK-SEN
12. LİYAKAT-SEN
13. ÖZ DİYANET-SEN
14. SAĞLIK LİYAKAT-SEN
15. SAHİM-SEN
16. SAY-SEN
17. SGK-SEN
18. SİME-SEN
19. ŞEHİT GAZİ-SEN SAĞLIK
20. TÖB-SEN
21. TÖS
22. TÜM EĞİTİM BİR-SEN
23. TÜM SAĞLIK-SEN
24. ÜNİPER-SEN
25. YURT BÜRO-SEN
26. YURT EĞİTİM-SEN
27. YURT İMAR-SEN
28. YURT SAĞLIK-SEN
29. YURT SENDİKALARI KONFEDERASYONU
30. YURT TARIM-SEN