GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ : - Kabil sokakları - Dükkanlar - Kafe işletmecisi İsmetullah Kaker ile röportaj - Devlet memuru Hamidullah Eslemi ile röportaj - Bakkal Temim Sıdıki ile röportaj - Manav Kerim Mensuri ile röportaj - Kafe işletmecisi İsmetullah Kaker: - "Burada su olsa ve vermesek bu, bizim ayıbımızdır. Kendimiz şiddetli bir şekilde suya ihtiyaç duyarken komşumuza nasıl verelim de biz susuz kalalım" - Bakkal Temim Sıdıki: - "40 yıldır Afganistan'ın suyunu aldılar. (Su konusu) O zaman gündeme gelmedi. Şimdi Afganistan hakkına sahip çıkınca sorgulanmaya başlandı" KABİL (AA) - BİLAL GÜLER / SAYED KHODAİBERDİ SADAT - Afganistan ile İran arasındaki su krizi iki ülke yetkililerinin karşılıklı açıklamalarıyla gündemdeki yerini koruyor. İranlı yetkililer, hakları olan suyu alamadıklarını sert dille belirtmelerine rağmen Taliban yönetimi, anlaşmaya bağlı olduklarını ancak ülkede kuraklık nedeniyle yeterli miktarda su olmadığını ifade ediyor. Afganistan'da son yıllarda etkisini artıran kuraklık nedeniyle İran ile 1973'te imzalanan anlaşmayla çözüme kavuşan Hilmend Nehri'ndeki suyun paylaşımına ilişkin sorun, taraflar arasında yeniden tartışma konusu oldu. İranlı yetkililer, Afgan tarafının anlaşmaya uymadığını, bu nedenle ülkelerinin hakkı olan suyu alamadıklarını sert ifadelerle dile getirirken Afganistan'ın Taliban yönetimi bunu reddediyor. Taliban, söz konusu anlaşmaya bağlı olduklarını, nehirde "yeterli miktarda" su olması halinde İran'ın hakkı olan su payını alacağını ancak kuraklık nedeniyle su seviyesinin ciddi oranda düştüğünü vurguluyor. Buna karşılık İran, teknik bir heyetin barajları ziyaret ederek bu durumu teyit etmesi gerektiğini ifade ediyor ancak Taliban yönetimi bu öneriye sıcak bakmıyor. Taliban yetkilileri, kuraklık ve su krizinin küresel bir sorun olduğunu belirterek İranlı yetkililerin bu durumu sert ifadelerle diplomatik krize dönüştürmemesi gerektiğinin ve sorunun diyalogla çözülebileceğinin altını çiziyor. Afganistan'ın başkenti Kabil'de AA muhabirine açıklamada bulunan Afganlar, İranlı yetkililerin sert ifadelerini eleştirdi. Kafe işletmecisi İsmetullah Kaker, su konusunda Afganistan'ın tamamıyla haklı olduğunu, İranlı yetkililerin sert açıklamalarının her iki ülkeye de kazanç sağlamayacağını belirtti. Milyonlarca Afgan'ın İran'da yaşadığını ve bu gerilimin onlara da zarar verebileceğini vurgulayan Kaker, şöyle devam etti: "Barışçıl bir neticeye varmalarını ve iki ülke arasında iyi bir yol bulunmasını umuyorum. Burada su olsa ve vermesek bu, bizim ayıbımızdır. Su olmadığında ki suya güçlü bir şekilde ihtiyaç duyuyoruz, bu da İran'ın sorunudur. Kendimiz şiddetli bir şekilde suya ihtiyaç duyarken komşumuza nasıl verelim de biz susuz kalalım." Kuraklık nedeniyle gerekirse barajlardaki suyun tutulmasının lazım geldiğini belirten Kaker, Taliban'ın İranlı teknik heyete barajlarda inceleme yapmasına izin vermemesi yönündeki kararını da desteklediğini ifade etti. - "Güce güçle karşılık veririz" Devlet memuru Hamidullah Eslemi de daha önceye kıyasla Kabil'de bile yer altı su seviyesinin ciddi bir şekilde düştüğünü söyleyerek yakında insanların içme suyu temininde dahi ciddi sorunla karşı karşıya kalabileceğini belirtti. İran'ın sert açıklamalarını doğru bulmadığını dile getiren Eslemi, "Amerika'yı yendik, İran'ı mı yenemeyeceğiz. Afganistan'ın suya ihtiyacı var. Barajlar kapatılmalı. İran güç kullanırsa Afganların da karşı çıkmaya gücü yeter. Güce güçle karşılık veririz." diye konuştu. - "Aslında halkı uyarıyorlar" Manav Kerim Mensuri ise Afganistan genelindeki kuraklığın pazarı etkilediğini, meyve ve sebze fiyatlarını artırdığını söyledi. Afganistan'ın İran gibi denize açılmadığını; doğal su kaynaklarının kısıtlı olduğunu ifade eden Mensuri, İran tarafının Afganistan ile ortak kültürel ve tarihi geçmişini göz önüne alarak politika tayin etmesi gerektiğini kaydetti. Gerilim yaratmanın çözüm olmadığını savunan Mensuri, "Taliban'ı uyarıyorlar (İran için) ama aslında Afgan halkını uyarıyorlar. Tüm Afgan halkının karşısında duruyorlar." dedi. Mensuri, İranlı heyetin Afganistan barajlarında inceleme yapmasına da izin verilmemesi gerektiğini savundu. - "Afganistan hakkına sahip çıkınca sorgulanmaya başlandı." Bakkal Temim Sıdıki, Afganistan'da 40 yıldan fazladır süren çatışmalı ortamın İran'a hakkı olandan daha fazla suyu alma fırsatı verdiğini, artık bu dönemin sona erdiğini, bundan böyle Afganistan'ın hakkı olana sahip çıkacağını dile getirdi. Su konusunda ülkesinin haklı olduğunu savunan Sıdıki, şöyle konuştu: "Kuraklık var. Bu nedenle suya ihtiyacımız var. Hangi vilayete giderseniz gidin, kuraklık var. Tarım yapılamıyor. Her şey dışarıdan geliyor. 40 yıldır Afganistan'ın suyunu aldılar. (Su konusu) O zaman gündeme gelmedi. Şimdi Afganistan hakkına sahip çıkınca sorgulanmaya başlandı." - İran ile Afganistan arasındaki su krizi Afganistan ile İran arasında bulunan Hilmend Su Yolu üzerindeki su sorunu 1973'te varılan anlaşmayla çözüme kavuşmuştu. Anlaşmaya göre, Afganistan Hilmend Nehri'nden İran'a "normal koşullarda" saniyede 26 metreküp su vermeyi taahhüt etmişti. Bunun 22 metreküpü, "İran'ın su hakkı" olarak tanımlanırken 4 metreküpü ise Afganistan'ın İran'a yönelik "iyi niyet göstergesi" olarak belirlenmişti ancak anlaşmada yer alan "normal koşullar" ifadesi suyun azaldığı ya da kuraklığın yaşandığı dönemleri kapsamıyor. Bu nedenle son yıllarda Afganistan'da yaşanan kuraklık nedeniyle İran'a akan su miktarının azalması, Tahran yönetimini rahatsız etmeye başlamıştı. Sık sık kurak dönemler geçiren iki ülke, 1973'te imzalanan anlaşmaya bağlı olduklarını ifade etmelerine rağmen su sorunu nedeniyle karşı karşıya geliyor. Taliban yönetimi, bölgedeki kuraklık nedeniyle Hilmend Nehri üzerindeki Keceki Barajı ve Kemal Han Nehri'ndeki su miktarının azaldığını savunurken İran, teknik bir heyetin barajları ziyaret edip bu durumu teyit etmesi gerektiğini ifade ediyor. İran'ın Afganistan sınırında bulunan Sistan-Beluçistan eyaletini geçen hafta ziyaret eden İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Taliban tarafının söz konusu su anlaşmasına riayet etmediğini belirterek sert ifadeler kullanmıştı. Taliban Sözcüsü Zabihullah Mücahid ise İranlı makamlara cevaben İran'ın tutumunun ikili ilişkilere zarar verebileceğini söylemiş, basın üzerinden sert demeçler verilmemesi gerektiğini kaydetmişti. Söz konusu açıklamaların ardından İran, Afganistan'a bir heyet göndermiş, görüşmelerde su ve sınır sorunları ele alınmıştı.