İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İnşallah Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına yakışan bir kabinemiz şüphesiz ki olacak. Büyük ve güçlü Türkiye idealimize gönül vermiş, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu sahiplenmiş kadrolarla yola devam edeceğiz." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ATV-A Haber'de yayınlanan "Gündem Özel" ortak canlı yayınında Banu El ve Okan Müderrisoğlu'nun sorularını yanıtladı, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Bugün Kemal Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığını yaptığı CHP zihniyetinin yasaklarla, baskılarla Kürtler'e yaşattığı acılara, zulümlere kendilerinin son verdiğini kaydeden Erdoğan, "Onların dillerinden, kimliklerinden dolayı yaşadıkları sorunları çözüme kavuşturan biz olduk. İnşallah bundan sonra da Kürt kardeşlerimizle yol yürümeye devam edeceğiz." dedi.

Erdoğan, şu an çatısı altında bulundukları Dolmabahçe Çalışma Ofisi'nin özellikle çözüm sürecinde çok şeylere tanık olduğunu belirterek, "Biz bu konuda neler yaptık? Neleri çözmeye çalıştık? Burada onların akillerle beraber çok tartışmalarını yaptık." değerlendirmesinde bulundu.

"Bir tarafta İYİ Parti, Gelecek, Deva, Saadet, Demokrat Parti. Sonra CHP çatısı altında birbirine yakınlaşan uçtaki Zafer Partisi'yle bu taraftaki Yeşil Sol Parti, HDP. Hepsi sadece size karşı bir araya gelmiş oluyorlar. Yani bu sizin herhalde liderliğinizin ve bunun üstesinden gelmenin başka çaresi olmadığının göstergesi mi?" şeklindeki soruya Erdoğan, şu yanıtı verdi:

"Bu söylediğiniz kişilerle ilgili, bunlara başbakanlıksa başbakanlık verdik. Bakanlıksa Dışişleri Bakanlığı, ekonomi bunları verdik. Ama insanoğlu doymuyor. İnsanoğlu öyle doyumsuz ki. Rabbimin de buyurduğu gibi 'Hem zalimdir, hem cahildir.' diyor. Bunu bizzat biz yaşadık. Mesela başbakanlık görevi verdiğimiz zat, ayrılışında bir veda konuşması yapmıştı. Ankara Kapalı Spor Salonu'nda. Ne demişti? 'Pazara kadar değil, mezara kadar beraberiz.' demişti. Diğeri bana istifasını getirdiği zaman benim yanımdaki arkadaşların, yani kifayetsiz olduğundan bahsetmişti. Senin yanındakiler ne kadar kifayetli diye sorduğumda o zaman bana cevap da verememişti. Ama ben onların gramajını biliyordum. Yani başbakanlık yapanın da diğerinin de. Onlarla beraber attığımız adımlar, yaşadıklarımızı biliyorduk."

- "Kılıçdaroğlu o kadar güçlü bir hesap uzmanı ki bunlara 40 tane milletvekilliğini verdi"

Erdoğan, HDP'den Zafer Partisi'ne ve diğer partilere kadar bu kadar unsurun kendisine karşı konsolide olmasını nasıl bulduğu sorusuna karşılık ise, şunları söyledi:

"Tabii biraz Sayın Kılıçdaroğlu'nun koltuğu kapmak için ihtiyacı var. Bunu garantiye almak için böyle yarım puan, bir puan ki bunları da yakalayamıyorlar. Hepsi yarım puan civarında toplanıyorlar. Hepsini toplasan zaten biri de yapmıyor. Yani böyle bir durumdalar. Burada Kılıçdaroğlu'nun derdi nedir? Bir defa 'Ne yapıp yapıp ben cumhurbaşkanlığı koltuğunu nasıl kaparım?'. Şimdi birinci turdaki durumu gördük. Burada zaten İYİ Parti, öbür tarafta HDP. Biraz ağırlıklı olan bu iki parti. O diğerleri onlar zaten bir puanı ile sağlayamıyorlar. Ama Kılıçdaroğlu o kadar güçlü bir hesap uzmanı ki bunlara 40 tane milletvekilliğini verdi."

"Şimdi bir grup kurmaya çalışıyorlarmış haberiniz var mı?" sorusuna Erdoğan, "Dedikodularını duyuyoruz." yanıtını verdi. Karşılarında olan koalisyonun tek başına olmadığını kaydeden Erdoğan, bir de dışarıda hamileri, akıl hocaları bulunduğunu aktardı.

Dış müdahaleyle ülkenin büyüme ve kalkınma hamlesini, muhalefetin aynı zamanda durdurmaya da çalıştığını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Biz büyük, bağımsız ve güçlü Türkiye'yi kurmaya çalışırken onlar bölünmüş ve küçülmüş bir Türkiye istiyorlar. Biz 'İstikrar.' diyoruz. Onlar kaos vadediyorlar. Bütün bunlarla beraber pazar günü bizim bu seçimi almamız halinde onların bu hesapları da zaten ne yapacak? Yerle yeksan olacak, tutmayacak. Bir de tabii işin en ilginç yanı bunlar paramparça olacaklar. Duman olacaklar. Hep söylüyorum. Bunların bir kısmı emekliye ayrılacak, belki tamamı emekliye ayrılacak. Böyle bir durum var. Niye? Bu iş çok ciddi bir tecrübe istiyor. Bunların şu anda uluslararası platformdaki ağırlığı ne? Buna baktığınız zaman bunu göremezsin."

- "Şu anda zatımızı dünyadaki liderler yoğun bir şekilde arıyorlar"

Kendisini dünyada liderlerinin yoğun şekilde "Ben önce geleyim", "Ben törene katılmak istiyorum." diye aradığını aktaran Erdoğan, "Bu tür şeyler şimdiden başladı. Çünkü onlar da bütün kamuoyu araştırmalarını takip ediyorlar. Biz de diyoruz ki inşallah yani bu törenle ilgili pazar gününü bir görelim. Pazar gününü gördükten sonra da sizlerle irtibatlarımızı inşallah kurar, bu yeni atacağımız adımı sizin de katılımlarınızla beraber atarız." diye konuştu.

Deva Partisi ile Gelecek Partisi'nden istifa haberleri geldiğini belirtilen Erdoğan, "En son AK Parti rozetlerini takan Van'daki siyasetçileri de gördük. Bir süre Deva Partisi'yle, Gelecek Partisi'yle yol yürümüş siyasetçilere, genç siyasetçilere anladığımız kadarıyla yuvanın kapıları açık. Öyle değil mi?" şeklinde yöneltilen soruyu, şöyle yanıtladı:

"Bu konuda bazı şeyleri hemen konuşursak yanlış olur. Ama partimize oradan istifa edip de ayrılma durumunda olanlara, 'bunları sabıkası olanlar olarak söylemiyorum' ama partiden ayrılıp bize katılmak isteyenlere biz şu ana kadar kapımızı kapatmadık. Ama sabıkası olanlar ayrı bir konu. Onu tabii ki değerlendirmemiz lazım. Çünkü o bizim tabanımızı da üzer. 'Bu kadar ihanetten sonra bunlara kapıyı nasıl açıyorsunuz?' derler. Onun için sabırlı olmakta fayda var. Çünkü ihtiyaç olarak da onların birçoğuna ihtiyacımız da yok."

- "Meclisin 28. dönem açılışını inşallah Devlet Bey'in başkanlığında gerçekleştireceğiz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni dönemde kabinede kimler olacağına dair bir ipucu verip vermeyeceği sorusunu, "Yani çok aceleci bir yaklaşım olmuyor mu? Yani burada meclisin 28. dönem açılışını inşallah Devlet Bey'in başkanlığında gerçekleştireceğiz. Bu tabii şu anda Anayasa'nın bir gereği. Bu konuda da tabii 'En yaşlı üyeyle meclis açılır.' diyor. Sağ olsun biz de Devlet Bey'e ricada bulunduk. O da daha önce böyle bir şeyi kabul etmemişti. Ama bu defa ricamızı o da kırmadı ve kabul ettiler. İnşallah Devlet Bey'in riyasetinde parlamentoyu böylece bu geçici süreçte açmış olacağız. Onunla birlikte de inşallah süreci başlatmış olacağız." diye cevapladı.

Bu arada milletvekillerinin mazbatalarını almaya başladığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Kabine konusuna gelince inşallah Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına yakışan bir kabinemiz şüphesiz ki olacak. Büyük ve güçlü Türkiye idealimize gönül vermiş, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu sahiplenmiş kadrolarla yola devam edeceğiz. Kadrolarımızı yenilemekten hiçbir zaman geri durmadık. Yine durmayacağız. Her dönem kadrolarımızı yenileyerek dinamik ekiplerle yolumuza devam ettik. Siyasetten bürokrasiye, iş dünyasından kültür sanat dünyasına kadar pek çok değerli ismimiz mevcut. Bu kıymetli isimlerin tecrübelerinden yararlanabiliriz. İnşallah kabinemizde Türkiye Yüzyılı vizyonumuza ayak uyduracak, aşkınan koşup yorulmayacak isimler olacak. Bu isimlerle beraber de inşallah bu yeni dönemi güçlü bir şekilde geleceğe motive edeceğiz."

Erdoğan, kadın bakan sayısını artırmayı düşünüp düşünmediği sorusunu ise, "Biraz sabır." diye yanıtladı.

- "Topluma sürekli bunlar karamsarlık yüklüyorlar"

Muhalefet cephesinden toplumu korkutmaya yönelik yapılan "İktidar değişmezse bir daha gençler için bu ülkede konserler olmayacak.", "Genç kızlar tek başına sokağa çıkamayacak.", "Bankalardan paranızı ayın 29'unda çekemeyeceksiniz." gibi yapılan açıklamalara ilişkin değerlendirmesi sorulan Erdoğan, "Bunlardan siz hiçbir zaman doğru bir söz duydunuz mu? Ben duymadım. Yani benim belediye başkanlığımda da bunlar aynı şeyleri söylediler. Trenden aşağı atarlar, otobüsleri ikiye bölerler. Kadın kısmı, erkek kısmı. Bunların işi gücü yalan. Yani bu konserler, bütün belediyelerde, bizim belediyelerimiz de dahil olmak üzere festivaller her zaman yapılmıştır. Yapılmaya devam ediyor. Topluma sürekli bunlar karamsarlık yüklüyorlar. Kendi seçmenlerini yalanla zehirliyorlar. 21 yılda kim bankadan parasını çekemedi bana söyler misiniz? Bu sahtekarlık. Bu tam bir fitnedir, fesattır." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, böyle bir şeyin bankalarda hiçbir zaman cereyan etmediğini kaydederek, "Yani bankaya gidip parasını alamayan kim var? Ben böyle bir şeyi bugüne kadar duymadım. Ama bunu duymak istiyorsanız bunlara müracaat edeceksiniz. Bunlarda çünkü her numara var. Bölücü faaliyetlere hizmet etmediği sürece hangi konser bugüne kadar engellendi? Salgında sokağa çıkma kısıtlaması zamanlarında bile online konserler organize edildi. Bir siyasi parti, insanları ikna etmek istiyorsa önce doğru bilgi vermeli. Yalandan kaçınmalı, samimi olmalı. Vatandaşım bu ülkede böyle bir muhalefet görmek istemiyor." değerlendirmesinde bulundu.

(Sürecek)