İSTANBUL (AA) - AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, "Rahmetli Deniz Baykal da aynı operasyona tabi tutulmuştu. FETÖ'cüler tarafından Türk siyasetinin dışına atılmış ve yerine de Sayın Kılıçdaroğlu geçirilmişti. Şimdi aynı operasyonları yaptılar, yapıyorlar." dedi.

Bahçelievler'de partisinin düzenlediği mitingde konuşan AK Parti İstanbul milletvekili adayı Kurtulmuş, 14 Mayıs'ın yön ve istikamet tayini seçimi olduğunu dile getirdi.

Kurtulmuş, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun dış basına verdiği demeçlere değinerek, "'Biz iktidara geldiğimizde Rusya'dan uzaklaşacağız. Avrupa'ya yaklaşacağız. Türkiye'yi Avrupa'yla, Batı'yla aynı hizaya getireceğiz. Oraya göre hizalayacağız.' diyor. Yazıklar olsun. Birkaç gün sonra kaybedeceklerini anladıkları için 'Ben NATO'nun sadık bir kulu olurum. Beni iktidara getirin, menfaatleriniz zedelenmez.' diyor." ifadelerini kullandı.

Kurtulmuş, Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce'nin cumhurbaşkanı adaylığından çekilmesine ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Günler evvel ne diyordu Kılıçdaroğlu? Kaset maset, bir şeylerden bahsediyordu değil mi? Cumhuriyet Halk Partisinin bir önceki cumhurbaşkanı adayını zorla adaylıktan geri çektiler. Bu hikayeyi hatırlıyorsunuz değil mi? Rahmetli Deniz Baykal da aynı operasyona tabi tutulmuştu. FETÖ'cüler tarafından Türk siyasetinin dışına atılmış ve yerine de Sayın Kılıçdaroğlu geçirilmişti. Şimdi aynı operasyonları yaptılar, yapıyorlar." diye konuştu.

14 Mayıs Pazar günü akşam saatlerinden itibaren Türkiye'de yeni bir safhaya geçileceğini anlatan Kurtulmuş, yeni bir sayfa açılacağını, o sayfanın adının da "Türkiye Yüzyılı" olacağını söyledi.

Kurtulmuş, Türkiye'nin seçiminin sadece cumhurbaşkanı ya da milletvekili seçimi olmadığını dile getirerek, "Bu 7 yamalı bohça iktidar olur mu? Onlar diyorlar ki 'Biz yedimiz birden yöneteceğiz.' Şu karşımızda dondurmacı dükkanı var. Yedi tane insan o dondurmacı dükkanını yönetmeye kalksa vallahi ertesi gün iflas ederler. Yedi adamla bir dondurma dükkanını, bir marketi işletemezsin. Bunlar hangi kafadalar? Öyle bir 7 kişi ki birisi Hanya'ya gidiyor, öteki Konya'ya gidiyor. Bu millet Recep Tayyip Erdoğan'ı bırakıp 7 yamalı bohça koalisyonunu iktidara getirir mi? Getirmez." şeklinde konuştu.

Bu seçimin Türkiye'de bütün farklılıkları zenginlik vesilesi kabul edip benimseyenlerle meşrep farklılıkları üzerinden siyaset yapanların arasında olacağını kaydeden Kurtulmuş, AK Parti'nin 21 yılda başardığı en önemli şeyin vesayet sistemini çöp tenekesine atması olduğunu anlattı.

Kurtulmuş, merhum başbakanlardan Adnan Menderes'in "Yeter, söz milletindir." sözlerini hatırlatarak, "Bu mücadeleyi yapan bütün geçmişlerimizden Allah razı olsun. Vesayet odaklarının tarihin çöplüğüne gönderilmesi nasip oldu. 28 Şubat'ın bütün etkileri silindiği gibi vesayet odaklarının tamamı da tarihin kirli laflarına, tozlu raflarına gönderilmiştir. Şimdi Türkiye Yüzyılı ile önümüzde yeni bir dönem başlıyor. Türkiye için son derece aydınlık bir yolda yürüyeceğiz." şeklinde konuştu.

- "Güya kendilerine 'Atatürkçüyüm.' diyenler, emperyalistlerle iş tutmuşlar"

Aynı mitingde konuşan Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Önder Aksakal da Cumhur İttifakı'na bu memleket, topraklar ve millet için katıldıklarını söyledi.

Eskiden seçimlerde soğan ve sarımsak yarışının olduğunu anlatan Aksakal, "Şimdi o eskiden soğanımıza, sarımsağımıza, ekmeğimize göz koyanlar bugün vatanımıza göz koymuşlar. Onun için uğraşıyorlar. Bir ucunda Amerika, bir ucunda PKK, arkalarında FETÖ, yanlarında HDP, bir çizgiye girmişler. Kendilerine 'Solcuyum.' diyenler, güya kendilerine 'Atatürkçüyüm.' diyenler, emperyalistlerle iş tutmuşlar. Buna izin verecek miyiz? Vermeyeceğiz." diye konuştu.

Aksakal, merhum Başbakan Bülent Ecevit'in "Biz milliyetçiliği, boş sokak duvarlarına değil Ege'nin deniz yataklarına, Orta Anadolu'nun haşhaş tarlalarına, Kıbrıs'ın Beşparmak Dağları'na yazdık." sözlerini anımsatarak, şunları kaydetti:

"Şimdi işte o Kıbrıs'ın güvencesi, 780 bin kilometrekarelik Anadolu topraklarının, Türkiye topraklarının güvencesi Recep Tayyip Erdoğan'la birlikteyiz. Pazara hazır mıyız? Biz ne diyoruz? Pazara kadar değil, mezara kadar. Gazamız mübarek olsun. 14 Mayıs, yeni bir şenliğin, yeni bir yürüyüşün başlangıcı olsun. Belki 14'ünde burada görüşemeyeceğiz ama başta şehit annelerimiz olmak üzere buradaki tüm annelerimizin, bizi izleyen bütün annelerimizin Anneler Günü'nü de kutluyorum."