Adana'da aradığı anne ve babasının telefonlarının sürekli meşgul olmasından şüphelenen emekli uzman çavuş, dolandırıcıları 58 bin lira parayı alırken yakalattı.
Edinilen bilgiye göre, merkez Yüreğir ilçesi Selahaddin Eyyubi Mahallesi'nde yaşayan emekli Hasan (74) ile Hatice akmak (71) çiftini arayıp kendisini 'Murat komiser' olarak tanıtan bir kişi, aralarında PKK ve FETÖ üyelerinin olduğu 22 kişilik bir terörist grup yakaladıklarını, bir şüphelinin üzerinden Hasan akmak'ın kimliğinin çıktığını söyledi. Soruşturmanın gizli olarak yürütüldüğü ve devamı için para gerektiğini söyleyen kişi, akmak çiftine "Sizin suçlu olmadığını biliyoruz. Parayı bize verin, soruşturma bitince geri vereceğiz. Bize nakit para lazım, altınları kuyumcuya bozdurup getirin" dedi. Bunun üzerine akmak çifti evlerinde bulunan altınları bozdurup, bankadaki para ile birlikte 58 bin 185 lirayı toplayıp beklemeye başladı. Daha sonra hem Hasan akmak'ı hem de eşi Hatice akmak'ı telefonla arayan kişiler, çifti telefonda oyalamaya başladı. Şahıslar Hasan akmak'a evlerine gelecek kişiye parayı vermesini söyledi. akmak, parayı eve bırakıp eşine de "Eve kim gelirse gelsin kapıyı açma, ben karakola gidiyorum" diyerek evden çıktı. Bu sırada çiftin uzman çavuşluktan emekli çocukları, anne-babasını arayıp telefonlarının sürekli meşgul olmasından şüphelenerek polise haber verdi. Bu arada eve gelen bir kişi yaşlı kadından 58 bin 185 lirayı poşet içinde kapıdan aldı. İhbar üzerine eve giden Adana Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü'ne bağlı Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri, şüpheli Abdullatif S.'nin (33) paralarla birlikte evden ayrıldığını gördü. Polisin 'dur' ihtarına uymayan zanlı, elindeki para dolu poşeti yol kenarına atarak kaçmaya başladı. Ara sokakta sıkıştırılan zanlı, polis ekiplerince yakalandı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Abdullatif S. çıkarıldığı mahkemece tutuklanırken, yol kenarına atılan 58 bin 185 TL ise akmak çiftine teslim edildi.
Yaşlı çift yaşadıklarına inanamazken, Hasan akmak önce kendini Murat komiser olarak tanıtan kişiyle görüştüğünü, daha sonra ise kendini savcı olarak tanıtan kişiyle görüştüğünü, altınları kuyumcuya bozdurduklarını, eşini de telefonla aradıklarını, kendisinin parayı eve getirdiğini anlattı. akmak, "Eşime parayı kimseye verme, ben karakola gidiyorum dedim. Daha sonra ben karakola giderken eşimin yanında polis, hakim ve savcı olduğunu söylediler ve onlarla beni görüştürdüler, ben de inandım. Ben karakola gidip içeri girmeden beni çağırmalarını bekliyordum. Eşim eve gelen kişiye parayı vermiş. Ben daha önce televizyonda önemli insanların dolandırıldığını gördüm, bu kültürlü insanlar nasıl kanıyor diyordum, ben de kandım. İnsanın başına gelmeyince anlamıyormuş. Ama neyse ki polis zanlıyı yakalayıp paramızı getirdi. Allah polisimizi başımızdan eksik etmesin" dedi.
Hatice akmak ise parayı babasından kalan akrabaların verdikleriyle biriktirdiklerini, kendisinin kanser olduğunu, eşinin ise beyin damarlarında tıkanıklık olduğunu belirterek, "Parayı bekar oğlum var, onu evlendirmek ve dişimi yaptırmak için biriktirmiştik. Ancak bizi arayıp kendisini polis olarak tanıtan şahıslar biriktirdiğimiz parayı bir anda aldılar. Allah oğlumdan razı olsun, o polisi aramış, polis yakalamış. Böyle vicdansızları Allah yılan etsin de onlar sürünsün" diye konuştu.
(Fatih Keçe - Serkan etinkaya/İHA)