Eğitim Bir Sen Genel Başkanvekili latif Selvi, uzman öğretmenlik sınavı, öğretmenlik kariyer basamakları ve Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ilgili açıklamalarda bulundu. Uzman Öğretmenlik ve Başöğretmenlik unvanlarının öğretmenler arasında ayrımcılığa neden olacağı iddialarını doğru bulmayan Selvi, kariyer sınavları ile ilgili de yıla göre uzman ve başöğretmenlik kariyerlerinin verilmesini savundu ve Milli Eğitim bakanlığını öğretmenlerin sesini duymaya çağırdı.

Eğitim Bir Sen Genel Başkanvekili Latif Selvi, uzman öğremtenlik sınavı, öğremtenlik kariyerleri ve Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ilgili açıklama yaptı. ÖMK'yı savunan Selvi, içeriğinde bir takım değişikliklerin yapılması gerektiğine vurgu yaptı. 

Milli Eğitim Bakanlığının hayata geçirdiği Öğretmenlik Meslek Kanunu bir dizi önemli gelişmeyi hayata geçirdi. Ancak kanunda yer alan kariyer sınavının iptali için 14 sendika 1 gün iş bırakma kararı alırken Eğitim Bir Sen, söz konusu kanunda birtakım değişikliklerin yapılması için 81 ilde ilk derse girmeyerek iş bıraktı. 

LATİF SELVİ'DEN UZMAN ÖĞRETMENLİK SINAVI VE ÖMK AIKLAMASI

Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun kıymetli bir girişim olduğunu vurgulayan Eğitim Bir Sen Genel Başkan Vekili Latif Selvi,

“Öğretmenlik bu kanunla birlikte, özel kanunla hizmet eden kariyer mesleklerinden biri oldu. Bunu olumlu karşılıyoruz. Ancak çerçevesi itibariyle kanunda temel eksiklikler var, içinin doldurulması gerekiyor.

Bu durumu Politikalar Kurulu, eğitim komisyonu ve MEB ile de görüştük. Bunun hızlı bir biçimde giderilmesi için iş bıraktık” dedi. İstenen değişikliklerin süratle yapılması için iş bıraktıklarını anlatan Selvi, bu kanunun avukatlıkta, mühendislikte olduğu gibi içinin doldurulması gerektiğini söyledi.

ÖĞREMTENLİK KARİYERİNDE HİZMET YILINA DAYALI SİSTEM

Öğretmenlere yönelik sınavlarla ilgili yaşanan tartışmalara işaret eden Selvi, “Biz 4-5-6. dönem toplu sözleşmelerde ifade ettiğimiz, hizmet yılına dayalı bir düzenleme yapılmasını istemiştik. Şu an bu fiilen gerçekleşmedi ve bir sınavla test ediliyor. Konuyla ilgili CHP bir yaklaşım gösterdi ama bu konuda değil. Birçok sendika, öğretmene sınav mı olur diye değerlendiriyor. Biz bunu doğru bulmuyoruz. Elbette öğretmenin hizmet yılındaki tecrübeye dayalı bir düzenleme yapılmasına yönelik talebimiz var. Madem ki bu konuda çok tartışma var öğretmen arkadaşların sesine kulak verilsin” şeklinde konuştu.

"KOTA OLMAMASI ŞANSI ARTIRIR"

2006 yılında yapılan sınava girenlerin uzman öğretmen olduğunu hatırlatan Selvi, “O günkü sınav şartlarda kota gibi birtakım sınırlayıcı düzenleme vardı. Bu sınava girenlerin az bir kısmı kazanıp uzman öğretmen olabilmişti. Şimdi benim kanaatim kota olmadığı için öğretmen arkadaşlarımızın bu bugüne kadar ki performansına da baktığımda çok yüksek bir başarı gerçekleştiğini düşünüyorum.

Öğretmenler alan bilgisi branş yeterliliğiyle işlerini yapıyor. Bu sınavlar ise öğretmenlik meslek bilgisiyle alakalı ortak alanda bir gelişim çabası. Yani bu sınavların temelinde öğrenciden çok öğretmeni geliştirmeye yönelik pedagojik eğitim var. Ve bu konuda yapılacak çalışmalar öğretmenlerin derste anlattığı konularla ilgili olmayabilir.


Genel eğitim politikalarına dönük birtakım hizmetler olacak, yani matematik öğretmeninin yeterliliği ölçülmüyor. Bu alan bilgisi sınavıyla ölçüldü, yeterli görülenler öğretmen olarak görevine zaten başladı.

Şimdi gündeme gelen sınavın temelinde öğretmen-öğrenci ilişkisi var” diye konuştu.

"AYRIMCILIK İDDİALARI DOĞRU DEĞİL"

Bu unvanlar öğretmenler arasında ayrımcılığa yol açıyor iddialarını değerlendiren Latif Selvi,

“Yıllardır sendika başkanıyım, 2006 yılında sınava girerek uzman öğretmen oldum. Bu zamana kadar böyle bir durumla ilgili en ufak şikayet duymadım. Hiçbir meslek grubunda yaşanmamış şeyleri öğretmenler yaşayacakmış gibi bir illüzyon üreterek bir tartışma alanı oluşturdular.

Bu da durumu bağlamından kopararak, yapılan önemli bir çalışmanın kıymetini aşağı çekmeye sebep oldu. Buna fırsat vermemeliydik. İyi yapılan bir şeyi çok yanlış bir mecrada sanki öğretmenlere kaybettiren, öğretmenleri üzen bir şeymiş gibi gösterildi. Bu son derece yanlış bir şey, öğretmenin unvanı alan yeterliliğiyle ilgili değil, bunun özellikle vurgulanması gerekiyor” dedi.

TALEPLERİMİZ VAR

Selvi sözlerini şöyle sürdürdü:

"Eğitim yöneticileri kanununda yeni bir düzenlemeye ihtiyaç vardı. Mesela özel okullar bu sistemin içinde ama pozisyonlarının tanımlanması gerekiyor. Şiddetle ilgili konularda sağlıkta olduğu gibi bir düzenlemeyi bu kanunda da talep ediyoruz. Başöğretmenliğe geçişte, genel idari hizmetler sınıfı başta olmak üzere eğitim öğretimden başka alanlara geçmiş olanların da bundan yararlanabilmesi gerekiyordu. Bu gibi eksikliklerin giderilmesi için bakanlıkla görüştük, belli bir mutabakata geldik. Düzenlemelerin kısa süre içinde yapılacağını umuyorum."
ok önemli bir kazanım
Öğretmenlere de bir mesaj veren Selvi, “Meslek kanunu öğretmenlere yönelik yakın zamanda atılan en önemli adımlardan biri. Kamu sisteminde öğretmenlerin hak ettiği yeri almasını sağlayacak. Birtakım taleplerin olduğunu görüyoruz, bu talepleri değerlendirerek girişimleri sürdürüyoruz. Bu konuda doğrusunu söylemek lazımsa başta Milli Eğitim Bakanı olmak üzere eğitimin aktörlerinin de iyi niyetle bir gayret içerisinde olduklarını da görüyorum.

Yakın zamanda yapılacak düzenlemeler zaten bu tartışmaların hepsini kökten halletmiş olacak" dedi.