Azerbaycan'ın Varşova Büyükelçisi Hasan Hasanov, Türkiye'nin Dağlık Karabağ konusunda Azerbaycan'a verdiği desteği olumlu bulduklarını söyledi. Büyükelçi Hasanov, Karabağ'da savaşmaları için Suriye'den savaşçıların taşındığı iddialarının ise Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un yalanı olduğunu dile getirdi.
Dağlık Karabağ'da yaşanan gelişmeleri değerlendirmek üzere Polonya'nın başkenti Varşova'da basın toplantısı düzenleyen Azerbaycan'ın Varşova Büyükelçisi Hasan Hasanov, gelinen noktada Türkiye'nin Azerbaycan'a desteğini olumlu bulduklarını söyledi. "Türklerin desteğini olumlu buluyoruz, Türkiye, Birleşmiş Milletler (BM) kararının uygulanmasını istiyor, 3 medyatör (arabulucu) devlet ABD, Rusya ve Fransa'dan bizim toprağımız olan Dağlık Karabağ'dan Ermenilerin çıkmasını sağlamasını talep ediyor. Türkiye'nin yaklaşımını müspet buluyoruz" diyen Büyükelçi Hasanov, Türkiye üzerinden Azerbaycan'a paralı savaşçıların taşındığı iddialarını da sert bir dille yalanladı. Söz konusu iddiaların ilk olarak Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tarafından ortaya atıldığını belirten Hasan Hasanov, "Başta Sayın Cumhurbaşkanımız İlham Aliyev, Dışişleri Bakanımız Ceyhun Bayramov gerek Sayın Macron ile gerekse Fransa Dışişleri Bakanlığı ile yaptıkları telefon görüşmelerinde gerekse medya aracılığıyla söz konusu iddialara ilişkin kanıtları ortaya koymalarını istedi. Ancak bugüne kadar hiçbir kanıt ortaya konulabilmiş değil. Bu durum gösteriyor ki söz konusu iddia Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un yalanlarından ibaret" şeklinde konuştu.

"ERMENİ SORUNU RUSYA'NIN KAFKASLARA GELMESİYLE BAŞLADI"
19. yüzyıla kadar Ermenilerin herhangi bir devletleri olmadığını, Azerilerle kardeşçe yaşadıklarına değinen Azeri Büyükelçi, iki ulus arasındaki sorunun Rus İmparatorluğu'nun Kafkasya'ya gelmesiyle başladığını ileri sürdü. "Rus İmparatorluğu işgal ettiği Azeri topraklarına dünyanın dört bir yanından getirdiği Ermenileri yerleştirerek, topraklarımızı adeta Ermenilere hediye etti. 1917 Ekim Devrimi'nden sonra Rus komünistler de Ermenilere desteği sürdürdü. ünkü onlara göre Ermeniler Hristiyan'dı, bizler ise Müslüman" diyen Varşova Büyükelçisi Hasan Hasanov, Ermenilerin 1993 yılında yine Rusya'nın desteğiyle Azerbaycan toprağı Dağlık Karabağ'ı işgal ettiğini hatırlattı. "BM'nin Ermenistan'ı işgal ettikleri Azerbaycan toprağı Dağlık Karabağ'dan çekilmeye çağıran 4 tane kararı bulunmakta. Aradan 27 yıl geçti ancak Ermenistan BM kararını uygulamış değil. Azerbaycan kendi topraklarını savunmak, Ermeni unsurlardan temizlemek istediği zaman Avrupa 'sorunu diyalogla çözün' çağrısı yapıyor. 27 yıldır sürüyor bu sorun, 27 yıldır Ermenistan toprağımızı işgal etmiş durumda, BM kararını uygulamıyor. Daha ne kadar sürecek bu durum? Avrupa susuyor, medyatör devletler susuyor" diyen Hasan Hasanov, Ermenistan'ın son çatışmalarda Rusya'yı kendi yanına çekmek için Azerbaycan topraklarına top atışları düzenlediğini söyledi.

"ERMENİSTAN, RUSYA'YI SAVAŞA SOKMAYA ALIŞIYOR"
"Savaş Azerbaycan toprağında, Dağlık Karabağ'da sürmekte. Ancak Ermenistan toprağından 14 Azeri şehrine top atışları gerçekleştirildi. Söz konusu saldırılarda 6'sı kadın, 3'ü çocuk olmak üzere 25 kişi hayatını kaybetti. 127 kişi yaralandı, 3 bin kişi ise evsiz kaldı. Ermenistan, kendi topraklarından Azeri şehirlerine saldırıp bizleri kışkırtmaya çalışıyor. Eğer biz onlara karşılık verirsek kendilerini savunmak için Rusya'nın geleceğini, böylelikle bizlerin Rusya ile karşı karşıya kalacağı hesabını yapıyor" şeklinde konuşan Büyükelçi Hasanov, Avrupa'nın 'siviller ölüyor, ateşi durdurun çağrısını ise samimiyetsiz bulduklarını ifade etti. 1993-1994 yılında 16 bin Azerinin öldüğünü, 1 milyon Azerinin yerlerinden sürüldüğünü kaydeden Hasan Hasanov, Irak'ın Kuveyt'den, Sırbistan'ın Kosova'dan çekilmemesi üzerine başlatılan operasyonların meşru bulunurken, BM kararına rağmen kendi toprağını savunan Azerbaycan'ın operasyonuna gösterilen tepkiyi ise ikiyüzlülük olarak niteledi. Büyükelçi, sorunun tek çözümünün Ermenistan'ın askeri unsurlarını Dağlık Karabağ'dan çekmesiyle gerçekleşebileceğini, ateşkesin başka hiçbir şekilde mümkün olmayacağını da sözlerine ekledi.
(Ebru Orhan /İHA)