Trakya Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sedat Üstündağ, Türkiye'de 11 milyondan fazla böbrek hastası vatandaş olduğuna dikkat çekerek, 84 bin hastanın nakil veya diyaliz olmazsa yaşamlarını sürdüremeyeceklerini, Türkiye'de her yıl organ nakli beklerken 2 bin kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.
Türkiye'de böbrek hastalığının çok yaygın olduğuna dikkat çeken Üstündağ, 1991 yılında organ nakline ihtiyaç duyan kronik böbrek hastalarının oranının milyonda 354 kişi civarındayken şimdi ise bu oranın milyonda 1008'e kadar yükseldiğini ifade ederek, Türkiye'nin son 13 yıl da dünya genelinde kronik böbrek hastalığının en yaygınlaştığı 8'inci ülke olma durumda olduğunu söyledi.

25 BİN 875 HASTA ORGAN NAKLİ BEKLİYOR
Türkiye'de 21 bin 460 hastanın böbrek nakli beklediğinin altını çizen Üstündağ, bin 789 hastanın pankreas, bin 292 hastanın kornea, 981 hastanın kalp, 286 hastanın pankreas ve 70 hastanın da akciğer nakli beklediğini vurguladı. Organ bağışında bulunan vatandaşların sayısının çok az olduğuna dikkat çeken Üstündağ, "geçen sene 12 bin 518 vatandaşımız böbrekleri bozulmuş en son safhadaydı. 1779 kişiye nakil yapıldı. 10 bin 739 kişi nakil olamadı. İspanya'da her 1 milyon kişide 30 böbreğini verirken Türkiye'de milyonda 1 kişi böbreğini veriyordu. Sağlık Bakanlığının çalışmalarıyla bu oranda milyonda 5'lere yaklaştı ama karşılamıyor" açıklamasında bulundu.

64 BİN HASTA DİYALİZ TEDAVİLERİYLE YAŞAMINI SÜRDÜRÜYOR
Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. İlhan Kurultak da açıklamasında, 84 bine yakın hastanın son döneme geldiğini belirterek, nakil veya diyaliz yapılmazsa yaşamını sürdüremeyecek olduklarını ifade etti. 64 bin hastanın diyaliz tedavileriyle yaşamını sürdürdüğüne dikkat çeken Kurultak, 20 bin hastaya da acil nakil gerekli olduğu çağrısında bulundu.

ENDİŞE YAPILMAMALI, TÜM ÖNLEMLER ALINIYOR
Trakya Üniversitesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Organ Nakli Merkez Müdürü Prof. Dr. Tevfik Aktoz da, organ bağışında bulunacak kişilerin çok detaylı incelemelerden geçtiğini söyledi. Bağışta bulunan kişinin hiçbir sağlık sorunu yaşamaması için tüm önlemlerin alındığını vurgulayan Aktoz, hem organını veren kişinin hem de organ alan kişinin takiplerinin düzenle şekilde yapıldığını belirtti.

"BEYİN ÖLÜMÜ GEREKLEŞMEYEN KİMSENİN ORGAN BAĞIŞISI OLMASI MÜMKÜN DEĞİL"
Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Zeliha Türkyılmaz, "Organ bağışında bulunan bir kişinin kaza veya hastalık durumunda organlarının alınacağı algısı tamamen yanlıştır" dedi. Organ bağışında bulunan kişinin ailesine sormadan organ bağış işleminin gerçekleşmeyeceğini açıklayan Türkyılmaz, "Tüm tedavisi tamamlandıktan sonra beyin ölümü gerçekleşmeyen kimsenin organ bağışçısı olması mümkün değil. Beyin ölümünün gerçekleşip gerçekleşmediğini 1 doktor değil 1 komisyon karar veriyor" açıklamasında bulundu.

BİROK HASTA NAKİL BEKLERKEN ÖLÜYOR, ORGANLAR TOPRAK OLMASIN, CAN OLSUN
Trakya Üniversitesi Organ ve Doku Nakli Koordinatörü Naciye Bozkurt, Birçok hastanın bağışlanacak bir organ için beklerken öldüğüne dikkat çekerek, "bağışlanmış bir organ başarılı bir nakilden sonra, gerçek bir armağandır, hayata kaldığın yerden devam etmektir. Organ bağışında bulunarak siz de yeni bir belki de birden fazla hayat armağan edebilirsiniz. Organlar toprak olmasın, can olsun" dedi.
(Şener Urfa /İHA)