Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer Erzurum'da düzenlenen 2022-2023 eğitim ve öğretim yılı hazırlık toplantısında konuştu.
Bakan Özer: Hiç kimseden kayıt için devlet okullarında bağış alınamaz
Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Erzurum Valiliğinde düzenlenen il eğitim değerlendirme toplantısına katıldı.    26 Temmuz 2022 11:52
Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Erzurum temasları kapsamında ilk olarak Valiliği ziyaret ederek Şeref Defteri'ni imzaladı, ardından il eğitim değerlendirme toplantısına katıldı. 
Toplantı sonrasında basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Bakan Özer,  Erzurum'da çok verimli bir il eğitim değerlendirme toplantısı gerçekleştirdiklerini ifade ederek "Erzurum, okul öncesinden yükseköğretime eğitimin tüm kademelerinde diğer illerimize, bölgesine örnek teşkil eden illerimizden biri. oğu problemlerini aşmış, artık farklı açılımlar yapan ve diğer illere de örnekleri yaygınlaştıran bir ilimiz. Onun için Erzurum'da yapılan çalışmalardan büyük mutluluk duyuyoruz. Mevcut çalışmalara ilave olarak neler yapabiliriz? Yani ihtiyaçlarını nasıl giderebiliriz? ok daha iyi noktaya eğitimin kalitesini nasıl getirebiliriz? Bunları değerlendirdik. Millî Eğitim Bakanlığı olarak Erzurum'a 2022 yılında güçlendirme, yıkım yapım, yeni yatırımlar bağlamında 278 milyonluk bir yatırım öngörmüşüz ve bu yıl 278 milyonluk yatırımlar devam ediyor. Bu değerlendirme toplantımızda 610 milyonluk yeni yatırım bütçesini Erzurum'a vermiş bulunuyoruz. Erzurum'daki Millî Eğitim Bakanlığı yatırımlarını 888 milyona çıkarmış oluyoruz." dedi. 
Tüm Türkiye'de son üç dört yıl içinde güçlendirme ve yık-yap çalışmalarına büyük öncelik verdiklerini kaydeden Özer, sözlerine şöyle devam etti: "2022 yılında bu çalışmaların hepsini, inşallah, tamamlayacağız. Güçlendirilmeye ihtiyaç olacak okullar için de ilave 100 milyonluk bütçeyi Erzurum'a kazandırmış bulunuyoruz. Bu kapsamda Oltu ilçemizde 300 öğrenci kapasiteli bir pansiyon yaparak inşallah Erzurum'umuza kazandırmış olacağız. Biliyorsunuz, bu sene eğitim öğretime 2022-2023 eğitim öğretim yılına hazırlıklara her türlü temizlik malzemesinden kırtasiye malzemesine, küçük onarımlardan okulların donatımına tüm illerimizin ihtiyacını karşılayarak ve çok hazırlıklı bir şekilde girmeyi hedefliyoruz. Bu bağlamda 100 milyonluk bir büyük onarımı da mevcut büyük onarım bütçesini 4 katına çıkararak Erzurum merkez ilçelerdeki, köylerdeki tüm okulları hızlı bir şekilde, inşallah, elden geçireceğiz."
Millî Eğitim Bakanlığı olarak bu dönem en öncelik verilen alanlardan birinin de okul öncesi eğitim olduğunu belirten Özer, "Üç beş yaş grubundaki çocuklarımızın tüm Türkiye'de okul öncesi eğitime erişebilmesi için ve özellikle 5 yaştaki okullaşma oranını yüzde 100'e çıkarmak için çok ciddi yatırımlarda bulunuyoruz. Bu kapsamda Sayın Cumhurbaşkanımızın açıkladığı gibi 3 bin yeni anaokulu yapacağız. Bunun büyük bir kısmını, 758'ini tamamladık. Diğerleri yatırım planlarına alındı. Süreçler devam ediyor. Muhtemelen 3 bin rakamını çok fazla aşacağız. Bu kapsamda Erzurum'a 9 yeni anaokulu yapma kararı aldık. Birini Palandöken ilçemize, 3 Yakutiye ilçemize, bir Oltu ilçemize, bir Karayazı ilçemize, 2 Karaçoban ilçemize, bir de Aziziye olmak üzere 9 yeni anaokulunu da inşallah yarın itibarıyla yatırım programını alıp ihalesini vermiş olacağız. Aziziye'de, Palandöken'de, Yakutiye'de, Hınıs'ta, Karaçoban'da, Köprüköy'de, Karayazı'da, Narman'da ve Tekman'da olmak üzere 9 yeni ilkokulun yapımını mevcut yatırımlara eklemiş olacağız. İnşallah, bu yatırımlarla birlikte yaklaşık 1 milyara yaklaşan bir eğitim yatırımıyla Erzurum'umuz çok daha iyi noktalara taşınacak." diyerek eğitime katkı sunan herkese teşekkür etti.
Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Anadolu'nun televizyon kanalları tarafından ortak yayımlanan 'Anadolu Soruyor' programında eğitim gündemine dair açıklamalarda bulundu.    26 Temmuz 2022 19:33
Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Anadolu Yayıncılar Derneği Başkanı Sinan Burhan moderatörlüğünde, Anadolu'da pek çok televizyon kanalı tarafından canlı yayımlanan programda eğitim gündemini değerlendirdi. 
Bakan Özer'in açıklamalarından öne çıkan satırbaşları:
6 Eylül'de başlamış olduğumuz 2021-2022 eğitim öğretim yolculuğunu 17 Haziran'da tamamladık. Bu dönem çok kritik bir dönemdi. 1,5 yıl eğitime aradan sonra ilk defa kararlı bir şekilde tek bir gün bile okulların kapalı kalmadığı bir dönemi geçirdik. 
1,5 yıllık kovid-19 sürecinden sonra bu dönem gerçekten böyle bir sürecin yaşanması çok kıymetliydi. Bu senede biz eğer uzaktan eğitimle süreci devam ettirmiş olsaydık, gerçekten çok büyük bir kayıp olacaktı. Bildiğiniz gibi okullar sadece eğitim öğretimin yapıldığı yerler değil. Aynı zamanda çocuklarımızın tüm eğitim kademelerinde, kişisel gelişimlerini, psikososyal gelişimlerini, akran eğitimlerini, kültürel sosyal faaliyetleri yaptıkları mekânlar. 
Aslında okullar toplumdaki tüm eşitsizliklerin telafi edildiği en eşitlikçi ortamlar. Öğrencilerimiz uzun süre bu ortamdan uzak kalınca biz bu süreci kararlı bir şekilde Sağlık Bakanlığımızın önerileri doğrultusunda başarılı bir şekilde tamamladık.
İlk defa Milli Eğitim Bakanlığı olarak öğrencilerimizin mümkün olduğu kadar bu süreçteki kayıplarını telafi etmek, fiziksel, kültürel, bilimsel aktivitelerde yer almalarını sağlamayla ilgili bir yeni sanat, matematik ve yabancı dil olmak üzere dört tane yaz okulu başlattık. 
Eğitim öğretim hazırlıklarına da erken başladık. Yani 2022-2023 eğitim öğretim yılı hazırlıklarını, okulların temizlik malzemesinden, kırtasiye malzemesine kadar, küçük onarımlarından, büyük onarımlarına, okul donatımlarına kadar tüm ihtiyaçlarını hızlı bir şekilde karşılayabilmek için tüm illerimizde, tüm arkadaşlarımla birlikte sahadayız. Bu ihtiyaçları karşılamaya çalışıyoruz. 
ÖZER'DEN MÜDÜRLERE DİKKAT EKEN BAĞIŞ VE KAYIT PARASI UYARISI
Bildiğiniz gibi yıllardan beri eğitim sistemimizde kronik bir problem var. Yani bir algı var. Milli Eğitim Bakanlığı ihtiyaçları okulların ihtiyaçlarını karşılayamıyormuş gibi. Bütçesi yetersizmiş gibi sanki bu kadar devasa eğitim yatırımlarını yapan Milli Eğitim Bakanlığı değilmiş gibi her yıl bütçeden en büyük payı alan Milli Eğitim Bakanlığı değilmiş gibi bir algı işliyor. Ve bu bir de okul kayıtlarında bağışlarla birleştiği anda sanki Milli Eğitim Bakanlığı okulları kendi haline terk etmiş gibi bir algı oluşuyor. Böyle bir şey mümkün değil. Son 20 i yılda eğitime bu devasa bütçeleri ayıran bir iktidarın okulların ihtiyacını karşılayamaması mümkün değil. Bunu biz hem bakanlık olarak hem de illerle el ele vererek bu algıyı yıkmak bağışla ilgili algıyla tamamen ortadan kaldırmak için tüm okul yöneticilerimizle birlikte süreçleri yönetiyoruz. Bunun için erken başladık. Ve inşallah 12 Eylül'deki 2022-2023 eğitim öğretim yılı itibariyle de tüm okullarımızın ihtiyacı karşılanmış, temizlikle ilgili hazırlıklarını yapmış, kırtasiye malzemesiyle ilgili hazırlıklarını yapmış. Okulun küçük onarımlarını tamamlamış, büyük onarımlarını tamamlamış, donatımlı laboratuvarlarını yapmış olarak 57 bin 108 okulumuz öğrencilerini bekleyecek. 
Artık tüm okullara bakanlık doğrudan bütçeyi gönderiyor. Yani okullar artık ihtiyaç duymuş olduğu tüm bütçeyi ilçe ve ili beklemeden bakanlıktan alabiliyorlar. Bu çok önemli. Biz şunu rahatlıkla söyleyebiliyoruz artık. Biz okullarımızın tüm ihtiyaçlarını karşılayabiliyoruz. 
Veliler okul aile birliğine bağış yapabilir ama okula kayıt yapmak için bağış yapma zorunluluğu kesinlikle yok. Elbette okullarımızın imkânlarını daha iyi yapabilmek için tüm vatandaşlarımız, tüm paydaşlarımız katkı sunabilirler. Ama kesinlikle kayıtla ilgili böyle bir zorunluluk yok.
Bugün Erzurum'dayız. Erzurum'da anaokulundan ilkokuluna, ortaokuluna, lisesine, tüm okul yöneticilerimizle, yönetici yardımcılarımızla birlikteydik. Hem eğitim politikalarımızı bir yıldan beri neler yaptık? Neler yapıyoruz? Nereye doğru gidiyoruz? Özellikle son gelişmeleri öğretmenlik meslek kanunu, mesleki eğitimle ilgili gelişmeleri, okul öncesi eğitimle ilgili gelişmeleri değerlendirdik. Hem de dedik ki sizin tüm ihtiyaçlarınızı biz karşılıyoruz. Bu süreci birlikte yönetelim. Artık okuldaki bir top kâğıt, fotokopi problemleri değil. Başka projelerin ihtiyacının giderilmesini konuşalım. ünkü bunu yapabilmeye hükümetimiz, Milli Eğitim Bakanlığımız muktedir. 
Yazı okulunda dört farklı yazı okulu açtık. BİLSEM'lerde bilim ve sanat yaz okulu açtık. Burada 2. sınıftan 12. sınıfa kadar tüm öğrencilere açık hale getirdik. Sanatın müktesebatını kullanarak, oradaki atölyeleri kullanarak, öğrencilerimizin bilimle ve sanatla temas düzeyini artırmak için yaz okulu açtık. Buraya yaklaşık 100 binin üzerinde öğrencimiz başvurdu. 
Biliyorsunuz matematikle ilgili yaklaşımı değiştirmeye çalışıyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı olarak. ocuklarımızın matematiği sadece sayısalcıların bilmesi gereken diğerlerinin yapmasa da olur, bilmese de olur, algısını ortadan kaldırıp herkese matematiğin lazım olduğunu. Özellikle 21. yüzyılda bu teknolojinin her tarafa sirayet ettiği noktada verinin, datanın, grafiğin, matematiğin çok önemli olduğu bir ortamda çocuklarımızı, gençlerimizi ciddi bir matematik arka planıyla ama teorik değil yaşamla ilişkili bir şekilde çok sağlam bir zeminde bu eğitimini güçlendirmek için matematik yaz okulları açtık. 
Üçüncüsü yabancı dil öğrenmeyle ilgili sıkıntıyı da çözebilmek için farklı metodolojileri, farklı yaklaşımları yürürlüğe sokabilmenin ilk uygulaması olarak da yine 4. sınıfla 12. sınıf arasında yabancı dil İngilizce yaz okulu açtık.
Diğer taraftan rutin olarak destekleme yetiştirme kurslarında 8. ve on 12. sınıflarla ilgili hem LGS hem YKS ile ilgili hazırlık yaz okulları olarak devreye soktuk. Şu an itibariyle yaklaşık 1 milyon gencimiz çocuğumuz yaz okullarımızdan ücretsiz bir şekilde yararlanıyorlar. 
Yaz okullarında ilginç bir şey de yaptık. Erzurum'daki bir öğrenci, burada okuyan bir öğrenci illa Erzurum'da yaz okuluna katılmak zorunda değil. Türkiye'nin neresine gidiyorsa oradaki yaz okuluna katılabilir. Tatilde nereye gidiyorsa oradaki yaz okuluna katılabilir. Aynı şey öğretmenlerimiz için de geçerli. Buradaki bir öğretmenimiz eğer Sivas'a gidiyorsa, Hakkari'ye, Diyarbakır'da orada ailesiyle vakit geçirecekse yaz okuluna orada katılabiliyor.
Başlattığımız seferberlikle matematikle ilgili yaklaşımı değiştirmeye çalışıyoruz. Herkese matematik lazım anlayışıyla teorik bir düzeyde değil yaşamla ilgili olarak matematik yaz okulları açtık.
Şu ana kadar yaklaşık 1 milyon öğrenci yaz okullarından ücretsiz olarak yararlanıyor. Öğrencilerimiz sadece ikamet ettiği şehirde değil istediği farklı bir şehirdeki yaz okullarımıza başvuruda bulunabilir.
 
Yerleştirme sınavları, eğitim sisteminin performansını ölçen sınavlar değildir.
 
Sınavla ve sınavsız yerleştirme oralarımız geçen seneye göre oldukça arttı. En büyük iyileşmeler meslek teknik liselerimizde oldu.
ilk 3 tercihe yerleşme oranı yüzde 94, geçen yıl yüzde 92'ydi. Öğrencilerimiz zaten çok büyük oranda ilk üç tercihine yerleşti.
1.tercihe yerleşme oranı yüzde 55, seneye hedefimiz bunu yüzde 60'ın üzerine çıkarmak.
Son 20 yıl öğretmen sayısında en büyük artışın olduğu yıllar oldu, şu an da eğitim sistemimizde olan öğretmenlerin yüzde 75 i son 19 yılda atandı.
KPSS de girilen 99 alanda öğretmen ataması yapacağız bu öğretmenlerin yarısı İstanbul'a atanacak.