Üniversitelerden aldığımız eğitimlerin yok sayılması, sil baştan bir sürece zorlanmamız, üniversite diplomalarımızın hükümsüz kılınması, dinleneceğimizi umduğumuz yıllık izin yerine geçen yaz tatilimizin eğitimlerle, sınav kaygılarıyla zehir olması bir öğretmen dayanışmasını doğurdu.
İyi de oldu. Öğretmenler olarak dayanışma ruhumuzu yakaladık.
MEB’in Öğretmenlik Kariyer Basamakları Yönetmeliği, biz öğretmenleri birleştirdi, bir araya getirdi. Meb sınav şartıyla biz öğretmenleri derinden üzse de kendimize gelmemizi sağladı belki de…
Evet, Meb’in sınav şartı karşısında öğretmenler olarak silkelendik, kendimize geldik, hakkımızın farkına vardık, gücümüzü fark ettik. Dayanışma ruhuyla bir öğretmen hareketi başlattık ve Kariyer Basamakları Sınav şartının kaldırılması için tek ses olduk. Öğretmenler olarak aile olmanın bilincine vardık.
Sendikalarımız ayrı da olsa, dünya görüşlerimiz farklı da olsa ortak noktamız mesleğimiz dedik. İşte sınav şartı karşısında hepimiz bu ortak noktada buluştuk, öğretmenlik mesleğinin haklarını ve itibarını koruma noktasında birleştik. Biz öğretmenler büyük bir aileyiz, dedik.
Ve ne mutlu, öğretmenler ve öğretmenleri temsil eden sendikalar olarak ortak mücadeleye imza atıyoruz şu günlerde. Kariyer Basamakları Sınav şartının kaldırılması için.
Öğretmenler olarak büyük twetter etkinliği yaptık, öğretmenlik mesleğinin sorunlarını sahiplenen sendikalar, mesleğinin haklarını sahiplenen öğretmenler, aileleri, emekli öğretmenler biz öğretmenlerin haklı talebine destek verdi.
#Sınaviptal etiketiyle 208 Bin tweet atıldı ve üç gün twetter’da Türkiye gündeminde kaldık. Sorunumuzu dile getirdik, sonuç olarak kamuoyu oluşturduk. Bir başarı örneği sergiledik.
Artık, sorunumuz ve talebimiz TV’lere, yazılı basına, sosyal medyaya taşınıyor. Siyasi liderler ve akademisyenler tarafından öğretmenlerin sınava tabi tutulması tartışılmaya, değerlendirilmeye başlandı.
Bu bir başarıdır. Bu başarı, bir olmanın, birlikte hareket edebilmenin, ortak duruş sergileyebilmenin bir sonucudur. Hepimizin başarısıdır.
Öğretmenler olarak hep söylerdik, “Sendikalar ortak hareket etsin” diye. Uzman Öğretmenlik ve Başöğretmenlik sınav şartının kaldırılması konusunda öğretmenlerin ortak duruşu sendikalar cephesinde de karşılık buldu görünüyor.
Tweetter etkinliklerimize Genel Merkez Yöneticileri ve teşkilatları ile birlikte destek veren sendikalarımıza da sonsuz teşekkürler ediyoruz.
Sendikaların üst düzey yöneticileri Kariyer Basamakları Sınavının kaldırılması çağrısı yapıyorlar. Ancak bu çağrıyı henüz yetkili sendikanın üst düzey yetkililerinden duyamadık.
Yetkili sendika başkanı Ali Yalçın’dan da kariyer basamakları sınavının kaldırılması yönünde bir açıklama bekliyoruz.
Gururla söylüyorum, biz öğretmenler büyük bir aile olduk galiba! Ve çok güzel de oldu. Öğretmenler olarak güzel şeylere ihtiyacımız var…
Kariyer Tazminatı alabilmek için zorunlu olmayan ama ekonomik koşullar karşısında zorunlu bırakıldığımız sınav şartının kaldırılması gibi mesela…
Eylül ayında okullar açılacak ama biz öğretmenler zorunlu olmayan ama ekonomik koşullar karşısında zorunda bırakıldığımız eğitimle ekran karşısında, sınav stresiyle dolmuş taşmış bir yaz tatili geçiriyoruz. Yorgun ve tükenmişlik içindeyiz.
Bunların hepsi niye? Çünkü öğretmen maaşları; öğretmenlik vasfına, günümüz ekonomik koşullarına, öğretmenin eğitim düzeyine, aldığı sorumluluğa ve iş yüküne kıyasla yetersiz ve öğretmenlerin içinde bulunduğumuz ekonomik koşullar karşısında kariyer tazminatları ile maaşlara yansıyacak artışlara ihtiyaçları var.
Yerle bir edilmiş motivasyon ve artan itibarsızlığın yarattığı ruhsal çöküntü ile bunalmışken, güzel şeylere ihtiyacımız var ...
Meb, öğretmenlerin yüreğine dokunmalı, sihirli bir dokunuş yapmalı. Eylül ayında öğretmenlerde tatlı bir heyecan, gülen yüzler, ışıldayan gözler, sevgi dolu sesler duymak bu sihirli dokunuşla olacak.
Bu sihirli dokunuş için dayanışma içinde günlerdir sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Duyurduk da ve duyurmaya da devam edeceğiz.
Biz öğretmenler, başlattığımız öğretmen dayanışmasıyla aile olmanın bilincine varmışken, haklarımızı korumada, itibarımızı geri kazanmada ortak hareket ederek MEB’den sihirli dokunuşu göreceğimize inanıyoruz.
Meb’in öğretmenlerinin sorunlarına ve taleplerine kayıtsız kalmayacağını ve gerekli düzenlemeleri yaparak öğretmenlerin gönlünü kazanacağı beklentisini yaşıyoruz.
Bu inançla; Öğretmenlik Kariyer Basamakları Yönetmeliğinde yer alan Uzman Öğretmenlik ve Başöğretmenlikte sınav şartının kaldırılmasını, mesleki tecrübe dikkate alınıp, kıdem esasına dayalı olarak kariyer tazminatlarının öğretmen maaşlarına yansıtılmasını, ve kariyere bağlı özlük haklarının emeklilikte de korunmasını sağlayan düzenlemeyi MEB’den bekliyoruz.
Biz öğretmenler büyük bir aileyiz. Herkes de görüyor ki ekonomik-sosyal ve özlük haklarımız ve her şeyden daha kıymetlisi itibarımız söz konusuysa, ortak duruşumuzu başarıyla sergiliyoruz.
Ortak gayede duruşumuzu koruyacağız, bölünmeyeceğiz, ayrışmayacağız. Üniversite eğitimi almış, haklarının bilincinde 1milyon öğretmeniz. Farkımızın farkındayız…
Kadriye Demirel / Eğitimci Yazar
Yetkili sendikadan istifa etsin artık oradakiler.Bak nasıl da bu sınav kaldırılıyor.Hakkina önem veren Bir öğretmen neden o sendikada durur ki, anlaşılmaz bir durum.... Menfaatine sanıyor da.....
Evet derslerin kalitesi, usulü tartışılır. Ama öğretmen kalitesi tartışılmaz. Bir kere öğretmen olarak atandınsa "oldun" demektir kimse seni sorgulayamaz. Bence çoğu kimse ya zahmetsiz kritersiz uzman olmak istediği için veya takke düşüp kel görünmesin diye karşı çıkıyor.
Çalışmalarınızı özellikle takip ediyorum. Emeğinize ve yüreğinize sağlık. Fakat televizyonda daha fazla bu konunun üzerine gidilmeli diye düşünüyorum. Muhalefetin de daha baskın olması lazım.
Neden öğretmenler arasında ayrımcılığa ve esas bölünmeye neden olacak olan "kariyer basamağı" uygulamasını tümden reddetmiyor ve sadece sınava tepki veriyorsunuz ki? Bu anlayışla nasıl bir "birlik" sağlamayı düşünüyorsunuz? Sınavsız kariyer ve ayrıcalık istemek en büyük bölücülük değil midir? Ekonomik ve sosyal haklarımızı tüm öğretmenler olarak kazanmanın yolu bumudur? En büyük bölücülük bu dur. Hak verilmez, alınır! felsefesi temel alınmalıdır. Sadaka ve lütuf ister gibi ya da, sürekli gösterilen bir havuçu kovalamak konumunda olmak ne kadar onurlu?
Biz öğretmenler tek bir sendika altında birleşsek, tüm haklarımızı alırız. Siyasilerin oyuncağı Olmayız. Hak aramanın sağı solu olur mu?.
Ali Yalçın ve daha önceki sendikacılarin tek düşüncesi öğretmenlerin omuzuna basıp nasıl milletvekili olurum...öğretmenlerin hakkıymış hukukuymuş bu ve bunun gibilerine " VIZ GELİR TIRIS GİDER" sendikalar sınava girilmemesi yönünde telkin yapsın işte o zaman birlik ve beraberlik neymiş görsünler...Herkes şikayetçi,herkes muztarip o halde sınava kimse girmesin...
Kadriye demirel hanım öğretmenler adına şahsınınıza teşekkür ederim.bunca sendika bu kadar ses çıkaramadı
Sendikalar eğitim, öğretim ve öğretmenlerin sorunlarına eğilmek yerine siyaset yapıyorlar. O nedenle birlik olmak zor. Öğretmenler, eğitim çalışanları umurlarında değil. Onların önceliği idareciler, yetkiyi ben alayım, istediğim kişi MEB müdürü, yardımcısı, okul müdürü, yardımcısı vs olsun. Tepki sınava müracaat etmemekle olurdu, tepki gösteriyor gibi yapıp üyelerine eğitim vermekle değil...
Ben durumun iç yüzünü bilmeyen bir veli olsam;çocuğumun o muhteşem donatılardan geçmiş!!! bir UZMAN veya BAŞÖĞRETMEN DEĞİLDE sıradan basit bir öğretmenciğin okutmasına çok üzülürdüm!!! 39 yıllık bir öğretmen olarak, hala anlamamış olanlara şunu söyleyeyim;bu meslekte Uzmanlık sınavla değil sahadaki tecrübeyle olunur.Hele Başöğretmen derseniz; öyle ha diyence bir sınavı kazanmakla olunacak bir vasıf olamaz. Aynı işi yapan aynı emeği veren insanlara ADİL OLUNMASI temennisiyle hoşçakalın.
Ölü doğan bu kariyer basamaklarında yükselme sınavını istemiyoruz.Bizi ayrıştıran, gelir dengesizlikleri ile aramıza kıskançlık öfke tohumları eken bu projenin derhal iptalini istiyoruz.Emekleriniz için teşekkürler...
Sürecin başından beri yazılarınızı takip ediyorum, göstermiş olduğunuz hassasiyet için teşekkür ederim. Biz öğretmenlerin bu yersiz dayatmaya karşı bir olmasında katkınız tartışılmaz. Ne parayı ne de sınavı istiyoruz.
Uzman öğretmenlik sınavı iptal edilsin
1..derecedeki ogretmen maaşı stajyer lise mezunu polis maasindan bile cok cok az duzeyde egitim ogretim tazminatina yuzde 200 enflasyon olan ulkede kac senedir yuzde 3 yuzde 4 zam yapılıyor bunlara hukukuki ve yassl tepki göstermemiz gerekiyor ey meslektaşlarım neredesiniz üzerinizde ölü toprağı mı var bunca tepkisizluk te neyin nesi
İşiniz gücünüz maaş bende öğretmenim işinizi yapın arkadaş işinizi 400 sayfalık kitabı 4ayda okumayandan bir b... Olmaz cogerinizi bilirim sizin
Teşekkürler Kadriye hanım, gönlümüzden geçenleri ne güzel ifade etmişsiniz, sınav şartı kesinlikle kalkmalı, bu ülke öğretmenine değer vermeyi öğrenmeli artık. Mutlu öğretmen, aydınlık gelecek! Saygılarımla...
Evet sınava hayır hayır kesinlikle hayır diyoruz ve yıla göre değerlendirilip ünvan veya ücret verilsin istiyoruz. İstemezlerse para da verilmesin yeter ki tibarımız korunsun,önemli olan budur.Saygılarımla...
Dayanışmamız güzel ancak sınavın kalkmasını savunmakla beraber, her öğretmenin kariyer ilerlemesini hakettiğini düşünmüyorum. Dersle, öğrencilerle hiç ilgisi olmayan meslektaşlarımızın uzman olması, gerçekten özveriyle çalışanların motivasyonunu kıracaktır. Sınav yerine adil bir kıstas getirilmeli.
Katkısı olan bütün öğretmenlerimize teşekkürler...