Milli Eğitim Bakanlığında özellikle son aylarda bilfiil çözüm odaklı ve eğitime dokunur proje ve çalışmalar yapılmakta. Daha önceki dönemlerde eğitim camiasında beklentiler yüksek olmasına rağmen bazı hedeflenen projelerin ya yapılmadığını ya da sadece güzellemelerden öteye geçemediğine şahit olmuştuk.

Sayın Mahmut ÖZER’in göreve geldiği yaz aylarından itibaren ise birçok projenin geliştirilerek kısa bir süre içerisinde gerçekleştiğine dahası belirli hedef tarihi verilerek hayata geçirilmeye çalışıldığını görmekteyiz.
Yiğidi öldür ama hakkını yeme diyerek tabiri caizse Milli Eğitim Bakanlığı Mahmut Özer’in bakan olması ile birlikte mecazi anlamda üzerindeki ölü toprağını attı. Zira son birkaç seneye baktığımızda eğitim ve eğitimciler adına çok güzel sözlerin kamuoyuna söylendiğini ama bir türlü faaliyete geçen çalışmaların ise yapılamadığını bizzat yaşadık. Hatta bizler de Bakanlığımızın sekteye uğramadan beklenen çalışmalara imza atması adına destek yazıları yazmış ama maalesef her seferinde bir sonuç görememiştik.

Öyle ki en büyük eksikliğin önceki bakanların kendi ekibini kuramadığını ve mevcut yönetimle MEB’de bir işin yapılamadığını ve yapılamayacağını da defaatle dile getirmiştik. Nitekim Mahmut ÖZER MEB’in kaptan köşkünü devraldıktan sonra yaptığı ilk iş özellikle MEB merkez teşkilatında görev yapan yöneticilerde kısa sürede büyük değişiklikler yapması, akabinde de taşra teşkilatında birçok il müdüründe değişikliklere gitmeseydi. Bu değişiklikler sonrası ise büyük bir projeyi hayata geçirmesi de gecikmemişti.

MEB’de 7 Yıldır Yapılmayan Eğitim Şura’sını Topladı
Bakan Özer, merkez teşkilatı ile taşra teşkilatı yöneticilerinde büyük değişiklikler yaptıktan sonra yaptığı ilk icraatlerden biri de 7 yıldır yapılmayan Eğitim Şura’sını "Eğitimde fırsat eşitliği"  ana temasıyla toplamak oldu. Eğitim Şura’sında konuşulan konuların şu anda da yürütülen ve başlatılan bir çok projeyi içerdiği ise bugünlerde daha iyi görülmektedir.

Öğretmenlerin Yıllardır Beklediği “Öğretmenlik Meslek Kanunu”nu alışmalarında Sona Gelindi
Öğretmenler özellikle özlük hakları başta olmak üzere kendi ihtisas mesleklerini ayrı bir kanunla belirleyecek bir düzenlemeyi dile getirip bir beklenti içerisindeydi. Bu konuda yıllardır bazı söylemler söylense de maalesef somut çalışmalara yansıdığını görmüyorduk. “Öğretmenlik Meslek Kanunu” çalışmalarında sona gelindiğini ve çıkmasının da an meselesi olduğunu Lider Eğitimci Yazarlar Derneği olarak yakinen görmekteyiz. Yani bundan önceki dönemlerde sadece sözde kalan ve çıkıyor çıkacak denilerek yılların geçtiği “Öğretmenlik Meslek Kanunu” çalışmalarında Prof Dr. Mahmut ÖZER’in çabalarıyla sona gelindi.

Ekim 2021’de Tüm Türkiye’de Yıl Sonuna Kadar “ Kütüphanesiz Okul Kalmayacak” Denildi (Projesi) Yıl Sonu Gelmeden 15 Bin Okul’a Kütüphane Yaptırıldı
Mahmut Özer’in belki de en büyük özelliklerinden biri projelerinde çalışmaların askıda kalmaması için belirli tarihler oluşturarak bu kapsamda çalışmaları yaptırması. ünkü bundan önce belirli tarih verilmeyen projelerin maalesef sürüncemede kaldığını veya kamuoyunca çalışmalarının yapılıp yapılmadığı anlaşılamamaktaydı. Ama Bakan Özer, “ Kütüphanesiz Okul Kalmayacak” projesinde net bir tarih belirleyerek iki ay gibi kısa bir sürede tüm Türkiye’de 15 bin okula kütüphane kazandırarak kütüphanesiz okul kalmamasını sağladı. Bakınız iki ayda bu kadar önemli bir projeyi sonuçlandırmak o kadar da kolay değil ve de eğitim camiası bu kadar kısa sürede gerçek manada projelerden çıktı almaya da alışık değil.

7 Şubat 2022’ye Kadar Açılması Planlanan 5 Bin Yeni Ana Sınıfı Hedefine, 24 Aralık 2021 Tarihinde Ulaşıldı
Bakanlığımızın yürüttüğü güzel projelerden biri de 11. Kalkınma Planı ve 2022 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programında tüm bireylerin kapsayıcı ve nitelikli bir eğitime erişiminin sağlanması amacıyla erken çocukluk eğitiminde eğitime erişim oranlarının artırılması, beş yaş grubunda okullaşma oranının %100'e ulaştırılması hedefi kapsamında hayata geçirilen “Temel Eğitimde 10 Bin Okul” Projesidir. Yine bu hedefe ulaşılması için çok kısa tarih aralıkları belirlenerek özellikle 5(beş) yaş grubundaki çocuklarımızın tamamının eğitime erişmesi için tüm Türkiye’de yeni anasınıfları açılıyor. Bu hedeflerden biri de 7 Şubat 2022 tarihine kadar 5 Bin yeni anasınıfın açılması idi ki planlanan tarihten 2 ay daha erken 24 Aralık 2021 tarihinde bu hedefe ulaşıldı. Ayrıca 2022 yılının sonuna kadar da 40 bin yeni anasınıfı açılacağını da duyurması bu güzel konuda çok güzel gelişmelere şahit olacağımızı gösteriyor. Birkaç ay içinde 5 yeni ana sınıfını hizmete açmak gerçekten öyle de kolay bir iş değil. O yüzden bu çalışmaları da çok değerli görüyoruz.

Pek Tercih Edilmeyen Meslek Liseleri Cazibe Merkezleri Haline Geldi
 Bakan Özer’in bakan yardımcısı olduğu dönemde meslek liseleri ile ilgili yaptığı çalışmalar Bakan olduktan sonrada devam etti ve yapılan çalışmalar neticesinde meslek liseleri lokomotif haline gelerek önemli cazibe merkezleri haline geldi. En son Kovid-19 antijen test kiti üreten Bursa’daki meslek lisesi bizlere meslek liselerinin nasıl da büyük işlere imza attıklarını gösterdi. Tabi bu kendiliğinden gelen bir başarı olmuyor bilakis meslek liselerine son zamanlarda verilen değer ve oluşturulan birçok imkânın sonucunda oluşmakta.

Bakan Özer’in meslek lisesi konusunu, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN gibi çok önemsediğini ve bu kapsamda birçok çalışmaya imza attığını biliyoruz. Son olarak yeni bir çalışma ile her meslek lisesinin bünyesinde Mesleki Eğitim Merkezlerinin oluşturulması çalışmasını başlattı. Bu sayede Bakan Özer’in de dediği gibi iş gücü piyasasının “aradığım elemanı bulamıyorum” retoriği tarih olacak ve öğrencilerimiz de 1 gün okulda 4 gün iş yerlerinde (işletmelerde) olmak üzere hem okulda hem işletmelerde mesleklerini öğrenecekler hem de okurken sigortaları yatırılarak para kazanacaklar ve mezun olduklarında neredeyse tamamı direkt iş bulma imkânını bulacaklardır.
Ayrıca bu öğrencilerimiz staj yaptıkları işletmelere verilen devlet desteğini ise ayrı bir kefede değerlendirerek meslek liselerine verilen önemin altını çizmek istiyoruz. Meslek liseleri için son gelişmeleri her ne kadar paylaşmaya çalışsak da birden fazla konun yer aldığı yazıda tamamını anlatmak imkânsız olur o yüzden meslek liseleri ile ilgili güzel gelişmeleri daha sonraki yazılarımızda daha da detaylıca anlatmaya çalışacağız.

Yukarıda da kısaca anlatmaya çalıştığımız gibi özellikle Mahmut Özer Milli Eğitim Bakanı olduktan sonra çok kısa süre içinde radikal adımlar atarak çok güzel projelere ve çalışmalara imza atmıştır. Bu çalışmalarda gösteriyor ki Mahmut Özer ile birlikte MEB’de gözle görülür şekilde bir hareketlilik oluşmuştur.
 
Lider Eğitimci Yazarlar Derneği