14183,03%0,27
42,73% 0,04
50,18% 0,01
5943,69% -0,31
9579,44% -0,27
Ankara’da Milli Savunma Bakanlığı’na bağlı bir kurumda sivil memur olarak görev yapan Başak Gürkan Arslan, boşanma aşamasındaki eşi ve kayınpederi tarafından tartışma sırasında 5 yaşındaki kızının gözü önünde bıçaklanarak öldürüldü. Kudret Arslan ve oğlu Barış Arslan tutuklanarak Sincan Cezaevi’ne gönderildi. Ankara, dehşet verici bir kadın cinayetine sahne oldu. Milli Savunma Bakanlığı'nda yüksek mühendis olarak görev yapan Başak Gürkan Arslan, boşanma aşamasındaki eşinin babası tarafından 5 yaşındaki kızının gözü önünde bıçaklanarak öldürüldü. Olayın ardından baba ve oğlu tutuklanırken, cinayetin ardındaki kan donduran detaylar ortaya çıktı.
Ankara’da Milli Savunma Bakanlığı Askeri Fabrikalar Genel Müdürlüğü’ne bağlı 5’inci Ana Bakım Fabrika Müdürlüğü’nde sivil memur olarak görev yapan yüksek mühendis Başak Gürkan Arslan, geçtiğimiz gün yaşanan korkunç bir olayda yaşamını yitirdi. Boşanma aşamasındaki eşi Barış Arslan ve kayınpederi Kudret Arslan ile tartışma sırasında, 5 yaşındaki kızının gözü önünde bıçaklanarak öldürüldü.
Olayın ardından Kudret Arslan ve oğlu Barış Arslan, Ankara Sulh Ceza Hakimliğince tutuklanarak Sincan Cezaevi’ne gönderildi. Yetkililer, olayın ayrıntılarıyla ilgili soruşturmanın devam ettiğini açıkladı.
Kudret Arslan, savcılık ifadesinde olay günü mal paylaşımı konusunda tartışma yaşadıklarını, oturdukları müstakil evi Başak Gürkan Arslan’a vermek istemediğini belirtti. Ayrıca, olaydan önce mal paylaşımını konuşmak için gelinin ailesinin evine gittiğini ve burada Başak’ın babası Cemal Gürkan ile tartıştığını ifade etti. Kudret Arslan, oğlunun olayla ilgisi olmadığını iddia ederek, “Başak’ı oğlumu aldattığı için öldürdüm. Bir anlık gözüm döndü. Namusumu temizledim” dedi.
Başak Gürkan Arslan’ın ailesinin avukatı Alperen Bektaş, olayın öncesinde tarafların anlaşmalı olarak boşanacaklarını ve herhangi bir tazminat ya da nafaka talebinin olmadığını söyledi. Bektaş, “Başak Hanım yalnızca çocuğun giderleri için 500-600 TL nafaka talebinde bulunmuştu. Tarafların beyanlarında Başak Hanım’ın evlilik içinde kusurlu olduğu iddia ediliyor, ancak bu asla kabul edilemez. Yapılan eylem, sapkın bir zihniyetin sonucudur” ifadelerini kullandı.
Avukat Bektaş, olayın planlanarak gerçekleştirildiğini ve Başak Hanım’ın birden fazla bıçak darbesi ile hayatını kaybettiğini vurguladı. Ayrıca, Başak’ın evlilik süresince eşinin şiddetine maruz kaldığı bilgisi taraflarına ulaştı. Bektaş, “Her ne sebeple olursa olsun, herhangi bir insanın yaşam hakkının elinden alınmasının hiçbir haklı gerekçesi olamaz. En ağır cezaların verilmesi için elimizden geleni yapacağız” dedi.
Olay, Ankara ve Türkiye genelinde aile içi şiddet ve kadın cinayetleri konusunda ciddi bir toplumsal tepki yarattı. Uzmanlar, kadın hakları ve çocuk güvenliği açısından alınacak önlemlerin önemine dikkat çekiyor. Hukuk camiası ise, faillerin en ağır şekilde cezalandırılmasının hem adaletin sağlanması hem de caydırıcılık açısından kritik olduğunu belirtiyor.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.