Türk Eğitim Sen Genel Başkanı Talip Geylan, memur maaşlarının enflasyon karşısında eridiğini, fiyatların fahiş oranlarda arttığını ancak memur maaşlarına yapılan zammın yetersiz kaldığını ve memurların alım gücünün azaldığını söyledi.

Fahiş fiyat artışlarından dolayı yaşanan sıkıntılara da değinen Türk Eğitim Sen Genel Başkanı Geylan şunları söyledi:

“Türkiye İstatistik Kurumu eylül ayına ilişkin enflasyon rakamlarını açıkladı. Buna göre, enflasyon eylülde yüzde 3,08 artarken, yıllık bazda yüzde 83,45 oldu. İğneden ipliğe tüm giderlerdeki fahiş artışlar dar ve sabit gelirliler başta olmak üzere ekonomik anlamda toplumun tüm kesimlerini baskılayan bir duruma neden olmaktadır. Nitekim, Türkiye Kamu-Sen olarak geçtiğimiz yıl yapılan toplu sözleşme görüşmelerine bu konuyu özellikle ele aldık. Kamu çalışanlarının ve emeklilerin alım gücünün artırılmasının kırmızı çizgimiz olduğunu vurguladık. Yaşanan ekonomik gelişmeler haklılığımızı bir kez daha göstermiştir. Ancak taviz vermeyeceğimiz ve vazgeçmeyeceğimiz taleplerimizden biri olan seyyanen zam masada karşılık bulmadı. Türkiye Kamu-Sen olarak bu konuyu gündemde tutmaya devam ediyoruz. Ayrıca, kamu çalışanlarının son yıllarda eriyen alım gücünün artırılması, çalışanların yükselen enflasyon karşısında  korunması, geçmiş dönem kayıplarının telafi edilmesi noktasında bir telafi zammının mutlaka hayata geçirilmesi gerekir.” dedi.

Enflasyon Farkları Aylık Olarak Ödenmeli.

“Bilindiği gibi, Hükümet enflasyon farkını kamu çalışanlarına yılda iki kez ödüyor. Ancak bu durum kamu çalışanlarının ekonomik açıdan ferahlamasına yetmiyor. Evet,  kamu çalışanları altı ayda bir enflasyon farkı alıyor ancak altı ay boyunca enflasyon karşısında ezilmeye devam ediyor. Yapılması gereken; enflasyon farklarının aylık olarak kamu çalışanlarının ve emeklilerinin maaşlarına yansıtılmasıdır. Enflasyon farkının aylık olarak ödenmesi talebimizde ısrarcıyız. Aksi taktirde çalışanlar enflasyona karşı ezilmeye devam edecektir.  Hükümete çağrıda bulunuyorum: Gelin kamu çalışanlarının ve emeklilerimizin enflasyon karşısında ezilmesini, daralmasını, bunalmasını engellemek için enflasyon farklarını aylık olarak ödeyelim.” diye konuştu.   

Yüzde 3 refah payı gündemimizde.

“Refah payı uygulamasının bir an önce hayata geçirilmesi gereklidir. ünkü sadece enflasyon farkının ödenmesi, sıfır zam anlamına gelmektedir. Gerçek anlamda zam; enflasyon farkı ödenmesinin yanı sıra refah payı uygulamasının hayata geçirilmesidir. Her yıl için yüzde 3 refah payı uygulamasının kamu çalışanlarının maaşlarına yansıtılması gerekir. Üç talebimizi hala sıcak bir şekilde gündemde tutmaya çalışıyoruz. Refah payı ve seyyanen zam başta olmak üzere kırmızı çizgi olarak gördüğümüz ekonomik taleplerimiz karşılanmalıdır.” ifadelerini kullandı.

Kamu çalışanlarının alım gücünü artıracak tedbirleri paydaşlarımıza iletiyoruz.

 “Geçtiğimiz gün Genel Başkanımız Önder Kahveci ile birlikte Türkiye Kamu-Sen Yönetim Kurulu olarak alışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Bilgin’i ziyaret ettik. Görüşmede kamu görevlilerinin sorunları ve beklentilerini değerlendirdik. Önemli başlıklardan birisi de kamu çalışanlarının alım gücünü artıracak tedbirlerin hayata geçirilmesi oldu.

Türkiye Kamu-Sen Araştırma Geliştirme Merkezi’nin yapmış olduğu 2022 Temmuz ayına ait asgari geçim endeksi sonuçları açıklandı. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine dayanılarak Temmuz 2022 fiyatlarına göre yapılan araştırmada dört kişilik bir ailenin asgari geçim haddi 16.487,43 lira olarak hesaplandı. alışan tek kişinin yoksulluk sınırı ise 7.511,01 TL olarak belirlendi. Hal böyle iken, kamu çalışanlarının maaşlarının tamamı yoksulluk sınırının altında kalıyor. Bütün kamu çalışanları adına bir adım atılmasını bekliyoruz.” dedi.