Eğitim

EBS ve TES'den peş peşe Uzman Öğretmenlik Sınavı ÖMK açıklamaları, MEB'den resmi yazı, Eğitim İş'ten tepki

Abone Ol

<p>Uzman öğretmenlik sınavı, Öğretmenlik meslek kanunu ve öğretmenlik kariyer basamakları ile ilgili tepkiler ve sendikaların açıklamaları devam ediyor. Eğitim Bir Sen ve  Türk Eğitim Sen'den ÖMK ile ilgili açıklama gelirken, Milli Eğitim Bakanlığının yazısına da Eğitim İş'ten tepki geldi.</p>

<p>İşte 3 sendikanın açıklamaları ve Milli Eğitim bakanlığının kurumlara gönderdiği resmi yazıya ilişkin detaylar:</p>

<p><span style="font-size:22px;"><strong>EBS'den Uzman Öğretmenlik başöğretmenlik Meslek Kanunu açıklaması</strong></span></p> <p>Eğitim Bir Sen, Öğretmenlik meslek kanunu, uzman öğretmenlik, başöğretmenlik, uzman öğretmenlik sınavı, kariyer basamakları konusunda açıklama yayınladı. İşte EBS'nin ÖMK ile ilgili açıklamasının detayları:</p>

<p>Eğitim Bir Sen, Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ilgili açıklama yaptı. Önerilerini de açıklayan EBS'nin kamouyu ile paylaştığı açıklama şöyle:</p> <p>TBMM tarafından 3/2/2022 tarihinde kabul edilen 7354 sayılı Öğretmenlik Meslek Kanunu, öğretmenlik mesleğini düzenleyen müstakil bir kanun beklentisini karşılama yönünde olumlu bir adım olmanın ötesine geçememiş, öğretmenlerin beklentilerini karşılayamamıştır.</p> <p>Meslek kanununun, kariyer basamaklarının yeniden hayata geçirilmesi, uzman ve başöğretmenlere ücret ve ilave derece artışı getirilmesi, adaylık sürecindeki yazılı sınavın kaldırılması, öğretmenlere 3600 ek gösterge verilmesi gibi önemli özlük hakları ihtiva etmesi yönüyle öğretmenlerimizin beklentilerini ve Eğitim-Bir-Sen’in toplu sözleşme masasına taşımış olduğu taleplerini karşıladığını, ancak ‘meslek kanunu’ olarak nitelendirilmeyi hak edecek içerikten yoksun olduğunu ifade etmiş; bir milyonu aşkın öğretmenin hak, yetki, görev ve sorumlulukları noktasında bir meslek kanununda olması gerekenleri kapsamadığını, ilave düzenlemelere ihtiyaç olduğunu dile getirmiştik.</p>

<p>Öğretmenlik Meslek Kanunu, öğretmenlerin beklentilerini karşılayacak bir içerikle yeniden düzenlenmelidir. Bu nedenle hazırladığımız ve Millî Eğitim Bakanlığı’na, TBMM Başkanlığı’na, Meclis’te grubu bulunan partilerin yöneticilerine sunacağımız kanun taslağında şu öneriler yer almaktadır:</p> <p>-Öğretmenlik, “özel bir ihtisas mesleği” olarak ele alınmalı, resmî eğitim kurumları ile diğer kamu kurumlarında öğretmenlik, öğretmen kadro unvanındaki kadrolu memurlar eliyle yürütülmelidir.</p> <p>-Öğretmen kadrosuna yapılacak atamalarda, sadece Kamu Personeli Seçme Sınavı puan üstünlüğü esas alınmalı; kademe ilerlemesinin durdurulması cezası almış olmak adaylığa son verme şartları arasından çıkarılmalıdır.</p> <p>-Kariyer basamaklarında ilerleme, sadece öğretmenlikteki hizmet süresi ile eğitim programı ve mesleki çalışmaya dayalı olarak tasarlanmalı; öğretmenlikte 8 yılını tamamlamış olanlar uzman öğretmenlik, 12 yılını tamamlamış olanlar başöğretmenlik unvanı alabilmelidir.</p> <p>-Yüksek lisans eğitimini tamamlayanlar uzman öğretmen unvanı için öngörülen eğitim programından, doktora eğitimini tamamlayanlar ise uzman öğretmen ve başöğretmen unvanı için öngörülen eğitim programından muaf tutulmalıdır. Öğretmenlikte en az 8 yıl hizmeti bulunanlardan doktora eğitimini tamamlayanlar başöğretmen unvanı alabilmelidir.</p>

<p>-Öğretmen unvanlı kadrolarda bulunmakta iken, fiilen öğretmenlik yapmayanlar veya sonrasında öğretmen kadrosu dışındaki kadrolara atananlara da uzman/başöğretmenlik için başvuru hakkı tanınmalıdır.</p> <p>-Eğitim kurumu müdürlüğü, eğitim kurumu müdür başyardımcılığı ve müdür yardımcılığı öğretmenliğin yanında ikinci görev kapsamında yürütülmeli; ancak dört yıl veya daha fazla süreli görevlendirmeler, özlük hakları, atama ve terfi yönünden şube müdürü kadrosunda geçirilmiş sürelerden sayılmalıdır.</p> <p>-Eğitim kurumu yöneticiliğine görevlendirilmek için Millî Eğitim Bakanlığı’nca yapılacak yazılı sınavda başarılı olmak şartı aranması yeterli görülmeli; yazılı sınavda 100 üzerinden 60 ve üzerinde puan alanlar eğitim kurumu müdürü, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcısı olarak görevlendirilmek üzere başvuruda bulunabilmelidir.</p> <p>-Eğitim kurumu yöneticisi olarak görevlendirilenler, isteğe, mazeret durumuna veya hizmetin gereğine dayalı olarak unvanları üzerinde kalmak üzere il içinde veya iller arasında yer değiştirme suretiyle bir başka eğitim kurumuna görevlendirilebilmelidir.</p> <p>-Eğitim kurumu yöneticileri ile öğretmenlerin haftalık çalışma süresi 40 saat olmalı; eğitim kurumlarının ve eğitim-öğretim hizmetlerinin özellikleri dikkate alınmak suretiyle haftalık 40 saati aşmamak üzere farklı çalışma süreleri tespit olunabilmesinin yanı sıra ücret ödenmeksizin haftalık 40 saati aşan çalıştırma veya görevlendirme yapılmamalıdır.</p> <p>-Eğitim kurumu yöneticileri ile öğretmenlere, 1500 puan karşılığında yan ödeme yapılmalıdır.</p>

<p>-Eğitim kurumu müdürlerine yüzde 200, eğitim kurumu müdür başyardımcılarına yüzde 185, eğitim kurumu müdür yardımcılarına yüzde 175, öğretmenlerden; 1 ve 2. derecelerden aylık alanlara yüzde 150, 3 ve 4. derecelerden aylık alanlara yüzde 125, diğer derecelerden aylık alanlara yüzde 100 oranında eğitim-öğretim tazminatı ödenmelidir.</p> <p>-Kalkınmada öncelikli yörelerde çalışan yönetici ve öğretmenlere; görev yapılan yere göre yüzde 10 ila yüzde 90 arasında değişen oranlarda ilave tazminat ödenmelidir.</p> <p>-Millî Eğitim Bakanlığı kadrolarında görev yapanlardan fiilen eğitim kurumu yöneticiliği veya öğretmenlik yapıyor olmak ya da yapmış olmak kaydıyla, uzman öğretmen unvanını kazanmış olanlara yüzde 60, başöğretmen unvanını kazanmış olanlara yüzde 120 oranında eğitim-öğretim tazminatı ödenmelidir.</p> <p>-Eğitim kurumu yöneticileri ile öğretmenlere, ek gösterge dâhil en yüksek devlet memuru aylığına; eğitim kurumu müdürlerine yüzde 200, eğitim kurumu müdür başyardımcılarına yüzde 185, eğitim kurumu müdür yardımcılarına yüzde 175, öğretmenlere yüzde 150 oranlarının uygulanması suretiyle hesaplanan tutarda ek ödeme yapılmalıdır.</p> <p>-Eğitim kurumu yöneticiliğine vekâleten veya geçici görevlendirilen yönetici ve öğretmenlere, asaleten görevlendirmede Millî Eğitim Bakanlığı tarafından yapılacak yazılı sınava girebilme hakkını elde etmiş olması dâhil tüm şartları taşımaları kaydıyla, eğitim-öğretim tazminatı ve ek ödeme farkı, vekâleten veya geçici görevlendirme suretiyle göreve başlanıldığı tarihten itibaren ve bu görev fiilen yapıldığı sürece ödenmelidir.</p> <p>-Ek ders ücreti karşılığında yapılacak ders, ders niteliğinde veya ders dışı görevlendirmelerde, ders saati başına 200 gösterge rakamının devlet memurları için belirlenen aylık katsayısı ile çarpımından oluşan miktar üzerinden ödenmelidir.</p> <p>-Öğretim yılına hazırlık ödeneği, ek gösterge dâhil en yüksek devlet memuru aylığının yüzde 165’i oranında ödenmelidir.</p>

<p>-Öğretmenlerin görev, hak, yetki ve sorumlulukları mesleki özerklik ve akademik özgürlük ekseninde kurgulanarak ayrıntılı bir şekilde düzenlenmelidir.</p> <p>-Eğitim ve öğretim hizmeti sunumu esnasında veya verilen eğitim ve öğretim hizmetinden kaynaklanan nedenlerle eğitim çalışanlarına karşı cebir, şiddet veya tehdit kullanan kişilere yönelik hapis cezası verilmesi; eğitim kurumlarında görev yapan personele karşı görevleri sırasında veya görevleri dolayısıyla işlenen kasten yaralama suçu tutuklama nedeni varsayılan suçlardan sayılması; eğitim ve öğretim hizmetinin sunumu sırasında veya bu görevlerden dolayı eğitim kurumlarında çalışan personele karşı işlenen suçlar sebebiyle ceza hukuku kapsamında yürütülmekte olan işlemler ve davalarda personelin talebi üzerine bakanlıkça hukukî yardım yapılması noktasında düzenlemeler yapılmalıdır.</p> <p>-Özel öğretim kurumlarında çalışan eğitim kurumu yöneticileri ile öğretmenlere ödenecek net aylık ücret ile ek ders ücreti, bu kişilerin dengi olan resmî okullarda görevli yönetici ve öğretmenler için tespit edilen miktardan az olmamalıdır.</p> <p>-Millî Eğitim Bakanlığı dışındaki resmî kurumlarda görev yapan öğretmenlere de aranan şartları sağlamak kaydıyla uzman öğretmen ve başöğretmen sertifikası düzenlenebilmelidir.</p> <p>-Sözleşmeli öğretmenler şartsız ve doğrudan öğretmen kadrolarına geçirilmeli ve sözleşmelilikte geçen süreleri hizmet sürelerinden sayılmalıdır.</p> <p>-Ücretli öğretmenlere ödenecek aylık net ücret tutarı, aylık net asgari ücretten az olmamalı; bu kişilerin sigorta prim ödeme gün sayıları aylık 30 gün üzerinden hesaplanmalıdır.</p> <p>-Eğitim kurumu yöneticilerine ve öğretmenlere ilave bir derece verilmelidir.</p>

<p><span style="font-size:22px;"><strong>Uzman öğretmenlik sınavı ve ÖMK için TES'den 'Çok önemli açıklama'</strong></span></p> <p>Türk Eğitim Sen Kocaeli Şubesi, Öğretmenlik Meslek Kanunu ve Uzman Öğretmenlik Sınavı ile ilgili 'Çok önemli açıklama' başlığı ile açıklama yayınlandı. Sendika uzman öğretmenlik, başöğretmenlik, Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) ve kariyer sınavı iptali ile ilgili açıklamayı öğretmenlere SMS olarak da gönderdi.</p>

<p>Türk Eğitim Sen Kocaeli Şubesi, Uzman Öğretmenlik ve Başöğretmenlik Sınavı, Öğretmenlik Meslek Kanunu ve sendikanın bu süreçle ilgili duruşuna ilişkin açıklama yaptı. TES Kocaeli tarafından yapılan açıklama şöyle:</p> <p>Çok Önemli Açıklama<br /> Değerli Arkadaşlarım;</p> <p>Malumunuz, Kariyer sınavı süreciyle sahada oluşan durum bir süredir sendikamıza yönelik bir itibarsızlaştırma operasyonuna dönüştürülmüştür.</p> <p>Sahada öylesine bir hava oluşturulmaya çalışılmaktadır ki; sendikamız, sanki Öğretmenlik Meslek Kanunu sürecinde hiçbir şey yapmamış ya da kariyer sınavıyla ilgili iddia ve talebinden vazgeçmişçesine bir algıya mahkum edilmeye çalışılmaktadır.</p>

<p>Oysa ki, Türk Eğitim-Sen, ÖMK’nın çıkarılacağının kamuoyuna ifşa edildiği 23 Ekim 2018’den teklifin TBMM’ye sunulduğu 31 Aralık 2021 tarihine kadar, meslek kanunu ile ilgili bir sendikanın yapması gereken ne varsa ortaya koymuştur. Türk Eğitim Sen, gerek Bakanlık merkez teşkilatının gerekse de taşra teşkilatının düzenlediği çalıştaylara iştirak ederek ve ayrıca kendi düzenlediğimiz çalıştay ve toplantılarda talep ve görüşlerimizi kamuoyu ve muhataplarımızla paylaşmış, afiş ve broşürler hazırlayarak meslektaşlarımız bilgilendirilmiş, sayısını hatırlayamayacağımız basın açıklamaları ve TV programları ile ses vermiş, 23 Kasım 2021’de Cumhurbaşkanının “Meslek Kanunu’nu çok yakın zamanda çıkarıyoruz” ifadesi üzerine de 8 Aralık 2021 tarihinde Ankara ve 81 ilde ilimizde de Valilik Vatandaş giriş kapısında, alanlarda kitlesel basın açıklamalarıyla taleplerimizi bir kez daha gündeme taşımıştır.</p> <p>TBMM safhasında da iki genel başkan yarımcımız vasıtasıyla komisyonda sendikamızın talepleri en üst düzeyde ve en net şekilde ifade edilmiştir.</p> <p>Kanun çıktıktan sonra kanunun uygulamasına dair hazırlanmış olan mevzuat düzenlemesinin yürürlüğünün durdurulması ve iptali istemiyle yargıya taşınmıştır.</p> <p>Ve son tahlilde 5 EYLÜL sonrası 81 İL 81 MEYDAN ile sahaya çıkmış, ilimizde de 9 Eylül de düdüklerle Sabri Yalım Parkında SINAVA HAYIR denmiştir. </p> <p>Velhasıl, ÖMK sürecinde Türk Eğitim Sen üzerine düşen sorumluluğu eksiksiz yerine getirmiştir.</p> <p>Fakat geride kalan dört yıllık sürede kulağının üzerine yatanlar, ÖMK konusunda “Geri çekilsin” sloganından başka hiçbir duruş ve gayret ortaya koymayanlar son iki ayda sahayı provake etmeye başlamışlardır. İçeriği ve sunumu bakımından amatörce hazırlanmış ve bu hüviyetiyle de adeta meslektaşlarımıza hakaret niteliği taşıyan 180 ve 240 saatlik videoların yayınlanmasıyla birlikte öğretmenlerimizde oluşan büyük tepki ve öfke ortamı bir takım sendikalar ve siyasetçiler için verimli bir zemin olarak fark edilmiş ve yeni bir süreç başlatılmıştır. Sözde kariyer sınavı özelinde yürütülen faaliyetler, aslında başka hedefleri taşımaktadır. İş işten geçmiş, süreç başlamış, eğitimler tamamlanmış, sınava ramak kalmış fakat kanunun hazırlık aşamasında kılını kıpırdatmayanlar ve kamuoyu oluşturulması anlamında Türk Eğitim Sen’in ortaya koyduğu dirayetin yüzde birini sergilememiş olanlar, güya, şimdi çıkmışlar öğretmenin derdiyle dertleniyorlar! Atı alanın Üsküdar’ı çoktan geçtikten sonra yapılan sözde etkinlik ve eylemlerin tek bir amacı vardır; tribünlere oynamak ve süreci manipüle etmektir.</p>

<p>Değerli arkadaşlar;</p> <p>Takdir edersiniz ki, karşı karşıya kaldığımız bu yeni durum, mesleki ve sendikal bir süreç olmaktan çoktan çıkmıştır. Boykot çağrısı ve eş zamanlı olarak sosyal medyada arkasında samimi öğretmenlerimiz dışında harici mihrakların organizasyonunun da bulunduğu bir kampanyayla ÖMK/Kariyer sınavı meselesi, mesleki kulvardan çıkarılmıştır. Orada gördüğümüzün bir sendikal ittifak olmadığını, “SORUNDAN NEMALANMA” İttifak bloklanması olduğunu ve amacının da başkaca hedeflere yönelik bir kurgulanma olduğunu siz değerli arkadaşlarımızın da görmesini yürekten diliyorum. Böylesi bir kulvarda, Türk Eğitim Sen’in olması tabii ki düşünülemez. </p> <p>Son olarak Kanuna karşı kıdemin öncellenmesi hususunda TBMM’de Genel Merkezimizle büyük bir mücade yürütüyoruz. Sonuç alınırsa tüm eğitim çalışanlarına hediyemiz olacaktır. </p> <p>Ben teşkilatımıza çok güveniyorum. </p> <p>Türk Eğitim Sen otuz yıllık tarihinde çok defa olduğu gibi bu süfli saldırı ve tazyiki de başarıyla alt edecek dirayet, birikim ve cesarete sahiptir.<br /> Selam ve Saygıylarımla…</p> <p>Yaşar ŞANLI<br /> Türk Eğitim-Sen Kocaeli 1 Nolu Şube Başkanı</p>

<p><span style="font-size:22px;"><strong>Milli Eğitim'den Öğretmenlerin İş Bırakma Eylemi ile ilgili resmi yazı, Eğitim İş tepki gösterdi</strong></span></p> <p>Milli eğitim Müdürlüğünün, öğretmenlerin 2 Kasım 2022'de yapacağı iş bırakma eylemi ile ilgili okullara yazı gönderdiği bildirildi. Öğretmenlik Meslek kanunu ve uzman öğretmenlik sınav iptali gibi konuların da yer aldığı bazı talepler için Eğitim İş ve çok sayıda sendika iş bırakma eylemi kararı almıştı. MEM'in okullara gönderdiği yazıyla ilgili Eğitim İş Şube Başkanı açıklama yaptı. İşte uzman öğretmenlik sınavının iptali için yapılacak olan öğretmen eylemine ilişkin yazıyla ilgili detaylar.</p>

<p>Milli Eğitim Müdürlüğünün, öğretmenler tarafından yapılacak olan iş bırakma eylemi ile ilgili olarak okullara yazı gönderdiği bildirildi. Müdürlüğün yazısına Eğitim iş Şube Başkanı tarafından tepki gösterildi.</p> <p>Eğitim İş Şube Başkanı Namık Kemal Aydoğan, sendika tarafından 2 Kasım 2022'de yapılacağı duyurulan iş bırakma eylemi öncesi, İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından okullara yazı gönderildiğini açıkladı. Milli Eğitim Müdürlüğünce gönderilen yazıya sert tepki gösteren Aydoğan, “Milli Eğitim İl Müdürlüğü korku salmaya çalışıyor” dedi.</p>

<p>Eğitim İş’in çağrısıyla 13 sendika gerekli şartların yerine getirilmemesi halinde 2 Kasım2022 tarihinde iş bırakma çağrısı yapmıştı. Sendika tarafından kamuoyu ile paylaşılan iş bırakma kararının ardından İl Milli Eğitim Müdürü Süleyman Ekici imzasıyla Denizli’deki okullara “Personel Devam Takibi Hk.” başlıklı bir resmi yazı gönderildi. Okullara gönderilen yazıda, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 26 ve 27.maddeleri hatırlatarak devlet memurlarının grev yapamayacağına dikkat çekildi. Denizli’deki okullara gönderilen yazının ardından Eğitim İş Denizli Şube Başkanı Namık Kemal Aydoğan, ilgili yazıya sert tepki gösterdi.</p> <p>Yazılı bir açıklama yapan Aydoğan, Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından devamsızlık ile ilgili olarak gönderilen yazıya şu açıklamayı yaparak tepki gösterdi:</p>

<blockquote> <p>“Eğitim-iş öncülüğünde 13 sendikanın ortaklaşmasıyla 2 Kasım günü iş bırakılacak. Kariyer basamakları sınavının ayrıştırıcı ve itibarsızlaştırıcı yapısına karşı, enflasyonun altındaki maaşlara karşı, söz ve karar yetkimiz için iş bırakacağız. Milli Eğitim korku salmaya çalışıyor. Emekçilerin temsilcisi sendikalar eylem birlikteliği yapınca İl Milli Eğitim müdürlüğü de aba altından sopa göstererek eylemin suç olduğunu baskılamaya çalışıyor. Yani eylem kırıcılığı yapıyor.</p> </blockquote> <h3>DERHAL İSTİFA EDİN</h3> <blockquote> <p>Görev tanımını aşarak insanların demokratik mücadelesini engellemeye yönelik bu gibi açıklamalar İl Milli Eğitime duyulan güveni de sarsmaktadır. Sayın Süleyman Ekici bu gibi korku salan, hukukla bağdaşmayan tehditkar yazıları yazmak yerine emekçilerin yerel sorunlarını çözsün. Promosyonlar için somut adımlar atsın. Yarım kalan okul inşaatlarını bitirsin. Bu durum en basit anlatımla sendika ve örgütlenme karşıtlığıdır.</p> <p>19 Ekim 2022 tarihli Süleyman EKİCİ imzalı “Personel Devam Takibi Hk.” konulu yazı bizim için yok hükmündedir. Hukuktan, Danıştay karalarından haberi olmayanlar o koltukta boşuna oturuyorlar. Derhal istifa edin. Emekçilerin hakkını aramasını engellemek, caydırmaya çalışmak, olumsuz algı yaratmak suçtur. Siz itaat etmeyi yeğleyin, ama biz sizi rahatsız etmeye devam edeceğiz. Eğitim-iş üye sayısını kararlılıkla artırırken hak mücadelesini de büyütmeye devam edecektir: Yılmadan, boyun eğmeden, ders vererek” dedi.</p> </blockquote>

{ "vars": { "account": "G-KW05LWMTBL" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }