Elazığ'da, 2022 yılı "Fırat-Dicle 1. Alt Havzası Havza Yönetim Heyeti 2. Dönem Toplantısı" gerçekleştirildi.

Kentteki bir otelde, Elazığ Valiliği ve Devlet Su İşleri (DSİ) 9. Bölge Müdürlüğü ev sahipliğinde düzenlenen toplantıda, Fırat ve Dicle Havzası'nın yer aldığı bölge illerindeki tarımsal su kaynaklarının geliştirilmesi, verimli kullanımı, tamamlanan ve devam eden projeler konusunda ilgili kurum yetkilileri istişarelerde bulundu.

Vali Ömer Toraman, konuşmasında, tarımsal sulamada daha modern ve verimli sulama sistemlerine geçilmesi, eski salma sulama yöntemlerinin terk edilmesi gerektiğini belirtti.

Kentte tarımsal sulamaya yönelik hayata geçirilen projelere değinen Toraman, "Bu sene Kanatlı Barajı ile Sarıcan Barajı ve sulaması hayata geçirildi. Kanatlı ve Sarıcan sulamasının bir avantajı da cazibeli sulama olması. Yani herhangi bir pompaj sulamasına ihtiyaç duymadan, kendi cazibesi ile gelen su kaynağıyla ilk defa 100 bin dönüm kadar tarımsal alanı sulu tarıma geçirdi. Bu önemli bir gelişme çünkü bu ilimizin ve ülkemizin sulanabilir tarım arazilerinin, sulu tarıma geçmesine olumlu katkısı olan bir projedir." dedi.

Toraman, Kuzova Projesi'nin ise tamamlandığını, burada ihtiyaç duyulan enerji maliyetini düşürmek için DSİ Genel Müdürlüğünün GES projesini hayata geçirdiğini anlatarak şöyle devam etti:

"Uluova Projesi de sayın Cumhurbaşkanımız bu yılın mayıs ayında yayımlamış olduğu bir kararname ile desteklenmesi gereken büyük sulama projeleri içerisine dahil edildi. Bu projenin ihtiyaç duyduğu yaklaşık 600 milyonluk malzeme alınması için sayın Cumhurbaşkanımız kararnamesini yayımladı. Şu an da ihale çalışmaları tamamlanmak üzere, önümüzdeki günlerde malzeme alıma yapılarak müteahhit eliyle bunun kapalı sisteme dönüştürülmesi çalışmaları devam ediyor. Projenin bir başka unsuru olan pompaj istasyonu da sayın Bakanımız talimatlarını verdi, dolayısıyla bunun ihale çalışmaları da devam ediyor."

- "Suya olan talep her geçen gün artmaktadır."

Tarım ve Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Maruf Aras bilgi verdiği Türkiye’nin su kaynaklarının uygun bir şekilde korunması gerektiğine dikkati çekti.

Dünyada kişi başına düşen su miktarının 5 bin metreküpten bugün 1000 metreküp seviyelerine gerilediğini vurgulayan Aras, "Dolayısıyla kişi başına düşen su miktarımız bu kadar azalmışken biz suyu bugünden başlayarak uygun bir şekilde koruyup bizden sonraki nesillere de ulaştırmamız gerektiğini bilmemiz gerekiyor. Suya olan talep her geçen gün özellikle insanoğlunun gelişen ihtiyaçları ve sanayinin gelişimiyle birlikte artmaktadır. Dolayısıyla suyun miktar ve kalite olarak korunması yönünde Genel Müdürlüğümüz ve ülkemiz olarak farklı çalışmalar yapmaya devam ettik. Bunların başında da havza ölçekli yönetim planlarına geçişi sağladık." diye konuştu.