Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, "Uyuşturucuyla mücadele ve terörizmin finansmanının önlenmesi konusunda Gazi Meclisimizce çıkartılan kanuna Cumhuriyet Halk Partisi 78 milletvekiliyle neden ret oyu verdiğini açıklamalıdır." dedi.

Oktay, 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2021 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin, TBMM Genel Kurulu'ndaki görüşmelerinde hükümet adına konuştu.

Milletvekillerinin soru ve eleştirilerini yanıtlayan Oktay, yapılan eleştirilerde bir yandan istikrardan, refahtan söz edildiğini, diğer taraftan "bütçe savaşa gidiyor" şeklinde anlamsız serzenişlerde bulunulduğunu belirtti.

Daha önce "Suriye'de ne işimiz var" diye soranlara da aynı netlikte cevap verdiklerini söyleyen Oktay, "Bölgemizde barış, refah, istikrar; ülkemizde demokrasi ve özgürlükler, sapasağlam, her türlü tehdide karşı dimdik duran bir Türkiye Cumhuriyeti ile mümkündür." diye konuştu.

Oktay, güvenlik güçlerinin, terör ve düzensiz göçün önlenmesi maksadıyla hudutların güvenliğini sağladığını, yurt içi ve sınır ötesinde başta FETÖ, PKK/YPG ve DEAŞ olmak üzere tüm terör örgütlerine karşı "ölürsem şehit, kalırsam gazi" anlayışıyla aralıksız mücadele ettiğini söyledi.

KKTC dahil denizlerdeki hak ve menfaatleri azim ve kararlılıkla koruduklarının altını çizen Oktay, şöyle konuştu:

"Yerli ve milli bir muhalefet anlayışına sahip olsaydınız bunları takdir ederdiniz ancak küresel vesayet odaklarına bel bağladığınız, onların türküsünü söylediğiniz ortadadır. Geçmişte 15 Temmuz FETÖ hain darbe girişimini masum göstermeye çalıştınız yetmedi, eli kanlı YPG’li teröristleri 'topraklarını savunan insanlar' diye nitelendirdiniz yetmedi,
o arada toplanıp koltuk kapmaca oynadığınız altılı masanın altına başka tabureler getirip koydunuz yetmedi,
artık gizli ortaklarınızı da açık ederek milli güvenlikten açıkça ödün vermemizi bekliyorsunuz. Daha çok beklersiniz.
İçeride ve dışarıdaki akıl hocalarınız, tüm şürekanız da daha çok bekler. O 'düşmez' dediğiniz, güvendiğiniz dağlara kar yağması çok yakındır."

- "Zorunuza gitse de gitmese yerelden kalkınmaya devam edeceğiz"

Fuat Oktay, terörle Kürt düşmanlığını özdeşleştirmenin Kürt vatandaşlara yönelik en büyük ihanet ve düşmanlık olduğunu söyledi.

Hain terörün; terörü Kürt vatandaşların ve milletin başına bela edenlerin de belası olacağını vurgulayan Oktay, "Kayyumların, kamu kaynaklarının, milletimizin vergilerinin PKK/YPG’ye, dağa gönderilmesini engellemesi ağrınıza gitti herhalde… Zorunuza gitse de gitmese de tüm illerimizle, belediyelerimizle yerelden kalkınmaya devam edeceğiz.
Terörün her türlüsüne karşı mücadelemizi sınırlarımız içinde ve dışında sürdüreceğiz. Yurt içinde ve yurt dışında terörle mücadelemiz aralıksız devam edecektir." dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, savunma sanayii alanında ulaşılan seviye sayesinde hiç kimsenin icazetini aramadan müdahil olunan süreçleri milletin menfaatleri yönünde yönetme kabiliyetine sahip olduklarını anlattı.

Bu toprakların gücüne, irfanına, beşeri sermayesine ve milletin ferasetine inandıklarını dile getiren Oktay, konu ne olursa olsun çözümü içeride yerli milli imkanlarda aradıklarını dile getirdi.

"Biz icazeti yabancı iktisatçılardan, diğer ülke büyükelçilerinden değil, milletimizden alırız." diyen Oktay, "85 milyonun hakkını hukukunu gözeterek evlatlarımızı 780 bin kilometrekarenin hiçbir karışında terör tehdidinin bulunmadığı bir Türkiye’de yaşatmakta kararlıyız." diye konuştu.

- "Samimiyseniz Diyarbakır annelerinin gözyaşlarını birlikte silelim"

Fuat Oktay, kadına şiddettin insanlığa ihanet olduğunu, ayrımcılık ve istismarın Türk kültürü ve inancıyla bağdaşmadığını söyledi.

Toplumda kadınların her alanda hakettikleri yeri alması için kadınlarla birlikte çalışmaya devam ettiklerini anlatan Oktay, şunları kaydetti:

"Biz kadının güçlendirilmesi konusunu muhalefetin aksine bir polemik malzemesi olarak değil kadınlarımızı başımızın tacı görerek ele alıyoruz. Altını çizerek ifade etmek isterim ki insanlığa ihanet olan kadına şiddet, ayrımcılık ve istismar bizim kültürümüzle ve inancımızla kesinlikle bağdaşmamaktadır. Kadınlarımızı güçlendirme konusunda samimiyseniz, buyurun Diyarbakır annelerinin gözyaşlarını birlikte silelim. Kadın hakları konusunda gerçekten dertleniyorsanız dağa kaçırılan kız çocuklarının temel haklarını gelin bizimle birlikte savunun. Türkiye'nin kadınlarını savunmak sığ sloganlara tutunmuş, kadınlarımızı ayrıştıranlara kalmaz. İşçi, öğretmen, doktor, genç, yaşlı; inanç ve etnisite ayrımı yapmadan Türkiye'nin tüm kıymetli kadınlarını ve kadın haklarını güçlendirmeye devam edeceğiz."

- "Bilgi veya bulgu olup da açıklamayan namerttir"

Fuat Oktay, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Türkiye'nin kara para cennetine çevrildiği iddiasında bulunduğunu anımsattı.

Kendi ülkesini uyuşturucu ve kara para aklamayla itham eden bir siyasi parti genel başkanına cevap vermenin zül olacağını vurgulayan Oktay, "Kendisi uyuşturucu tehdidine seçim yaklaşınca ve biraz da siyaset sıkıntısı çekince vakıf olduğu için bu acemiliğini de mazur görmek lazım. Biz uyuşturucu mücadelesinde kararlılığımızı 2017’de, ifade ettiğimiz zaman, bize bir desteği olmamıştı. Uyuşturucuyla mücadele ve terörizmin finansmanının önlenmesi konusunda Gazi Meclisimizce çıkartılan kanuna Cumhuriyet Halk Partisi 78 milletvekiliyle beraber neden ret oyu verdiğini açıklamalıdır." dedi.

Kılıçdaroğlu'nun devlete ve güvenlik güçlerine fütursuzca iftira attığını, yaklaşık 4-5 yıllık sosyal medya dedikodularını TBMM'ye taşıdığını söyleyen Oktay, kurumların görevlerini titizlikle yerine getirdiğini belirtti.

Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucu ve uyuşturucuya bağlı suç gelirleri operasyonlarının AK Parti döneminde gerçekleştirildiğinin altını çizen Oktay, şöyle devam etti:

"2022 yılında 1 ton 961 kilogram kokain yakalanması bile bu iddiaların alenen yalan olduğunu ortaya koymaktadır. Madde bağlantılı can kayıplarının 2017'den bugüne üçte bire kadar azalması da uyuşturucu ile mücadelemizde doğru adımlar attığımızın başka bir kanıtıdır. Terörle mücadele nasıl kırmızı çizgimizse uyuşturucuyla mücadele de aynı şekilde kırmızı çizgimizdir. Siz kara para aklamayı da uyuşturucu trafiklerini de o karanlık danışmanlarınıza sorun. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ve bakanlarının uyuşturucuyla ilişkili olduğuna dair elinde bilgi veya bulgu olup da açıklamayan namerttir."

- "Mazot ve gübre desteği için 16,9 milyar lira ödenek öngörüyoruz"

Fuat Oktay, fiyat istikrarı konusundaki eleştirilere de cevap verdi.

Gıda fiyatlarının; enerji, hammadde fiyatları, döviz kuru, girdi maliyetleri, arz ve talep gibi birçok faktör ve eğilimden etkilendiğini belirten Oktay, tarım girdi fiyatlarında yıllık artış oranlarının incelendiğinde, başta gübre, enerji ve yağlar olmak üzere tarımsal girdi fiyatlarında küresel düzeyde yüksek artışların dikkati çektiğini söyledi.

Türkiye'nin de küresel fiyatlardaki artışlardan olumsuz etkilendiğini vurgulayan Oktay, yürütülen desteklemelere ilişkin şunları kaydetti:

"iftçimizin emeğini, bereketini bu dış artışlardan korumak için hızlı bir şekilde gübre ve mazot desteklerini devreye aldık. 2023 yılında mazot desteğinde ürün bazında yüzde 203-395, gübre desteğinde yüzde 130-163 arasında değişen oranlarda artış sağladık. 2023 yılı bütçesinde 2022 yılı bütçesine göre mazot desteğini yüzde 282, gübre desteğini yüzde 140 oranında artırıyoruz. Bu çerçevede mazot desteği için 12 milyar lira, gübre desteği için 4,9 milyar lira olmak üzere toplam 16,9 milyar lira ödenek öngörüyoruz. Fahiş fiyat artışı ve stokçuluk uygulamalarını engellemek amacıyla Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu oluşturulmuştur. Kamunun yanı sıra tüketici ve özel sektör temsilcilerinin de yer aldığı Kurul, tedarik zincirinde serbest piyasa koşullarının sağlıklı ve düzenli işlemesine katkı sağlamayı ve tüketicilerimizi korumayı amaçlamaktadır. Kurul dosyaları incelerken, alış fiyatları ile satış fiyatları arasındaki artışları ay bazında değerlendirerek girdi ve diğer üretim maliyetlerinde herhangi bir artış olmamasına karşın satış fiyatlarını haksız bir şekilde arttıran firmalara cezai işlem uygulamaktadır. Fahiş fiyat artışı ve stokçuluk denetimlerine ara vermeden devam edilmektedir.

Vergi indirimleri vasıtasıyla vatandaşların fiyat artışlarından en az düzeyde etkilenmesi amacıyla 2022 yılında 276,8 milyar lira vergi gelirinden vazgeçilmiştir. Bunun yanı sıra mevcut fiyatlar çerçevesinde vatandaşlarımıza doğal gazda yüzde 75, elektrikte ise birinci kademede yüzde 50 sübvansiyon sağlıyoruz. Son iki kararını işçi ve işveren kesiminin oy birliği ile alan Asgari Ücret Komisyonu, 2023 yılı asgari ücretini belirlemek üzere çalışmalarına başlamıştır. Asgari ücretin, toplumun tüm kesimleri bakımından memnuniyet sağlayacak bir düzeyde, işçi ve işveren taraflarının tam mutabakatıyla belirleneceğine inanıyoruz. Vatandaşa verilen doğal gaz desteğini yağmalama olarak gören bu zihniyeti milletimize havale ediyoruz. Biz ülkemizin kaynaklarını başkaları gibi IMF’ye peşkeş çekmiyoruz. Vatandaşımıza verdiğimiz doğal gaz katkısını yağmalama olarak gören bu zihniyete; millete değil de IMF gibi kuruluşlara kaynak akıtmak isteyen bu zihniyete milletimiz yetki vermedi, vermez, vermeyecek."

(Sürecek)