İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bay bay Kemal 'bir metrelik bez parçası' dedi. Ben şimdi başörtülü kızlarımıza sesleniyorum, başörtülü hanımlara sesleniyorum, yahu 'bir metrekarelik bez parçası' diyen bu adam her numarayı yapar. Başörtülü bayanları alıp onlara rozet de takar, her numarayı yapar. Çünkü bunun meşrebi, mizacı her şeyi bozuk." dedi.

Erdoğan, AK Parti Kadın Kolları Başkanlığınca İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Kadınların Türkiye'si İstanbul Buluşması" programındaki konuşmasında, göreve geldiklerinde 6 milyon olan kadın istihdamı sayısını 10,5 milyona yaklaştırdıklarını söyledi.

Kadınları siyasetin nesnesi olmaktan çıkartarak öznesi haline getirdiklerini dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu:

"Geçmişte sadece bazı faaliyetlerin aracı olarak görülen kadın kolları teşkilatlanmasını partimizin üç ana sac ayağından biri yaptık. Bizden önce ortalama yüzde 2'nin altında olan siyasette kadın temsil oranını her yıl sürekli artırdık. Bu oran 28'inci dönemde yüzde 20'yi aşarak Cumhuriyet tarihinin en yüksek rakamına ulaştı. Meclisin en geç kadın milletvekilleri bizim partimizde siyaset yapıyor. 50 kadın milletvekiliyle mecliste en fazla kadın vekil bulunduran parti yine biziz. Kadın kollarımız burası çok önemli 6 milyona yakın üyesiyle Türkiye'nin en büyük kadın sivil toplum kuruluşu konumunda."

Kadınlar için saymaya kalksa saatler sürecek daha birçok reformu, özgürlüğü, teşvik ve uygulamayı hayata geçirdiklerini aktaran Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu süreçte özellikle bir hususa çok önem verdik. Bizim aleyhimizde ta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığımızdan itibaren pek çok kampanya yürüttüler. 'Bunlar göreve gelirse kadınları dışarı çıkarmayacak' dediler. 'Bunlar başkan olursa kadınların haklarını ellerinden alacaklar' dediler. 'Bunlar sorumluluk üstlenirse insanların hayat tarzına müdahale edecek' dediler. Bunun gibi bir sürü yalan söylediler. Tezvirat yaptılar. Milletimizi bize karşı kışkırtmaya çalıştılar. Sadece siyasetçiler değil, medya kuruluşları, dernekler, sendikalar bile bu korku siyasetine alet oldular. "

Erdoğan, tüm bu algı oyunlarına rağmen milletin teveccühüyle 1994'te göreve geldiklerini, kadınları dışlamanın aksine onlara yönelik pek çok projeyi devreye aldıklarını anlattı.

Hiçbir ayrım yapmadan kadınların özgürlük, çalışma, istihdam ve temsil alanlarını genişlettiklerine işaret eden Erdoğan, "Aleyhimizde yapılan onca kara propagandaya rağmen hiç kimsenin yaşam biçimine karışmadık. 21 yıllık iktidarlarımız döneminde de bu hassasiyetimizi hep koruduk ama bize kadın hakları konusunda nutuk atanlar, ikna odalarında bizim öğrenci yavrularımıza ne acılar çektirdiler, ne zulümler yaptılar, bay bay Kemal önce bunu anlatsın." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, başlarındaki başörtüleri çekip alınan kızlara ikna odalarında zulmedildiğini hatırlatarak, şunları kaydetti:

"Ve bu bay bay Kemal'in yardımcısıydı aynı zamanda. Bu çileyi çekenler, bu derdi üstlenenler, hep bizim yakınlarımızdı. Şimdi ne oldu? O hanımı da kapı dışarı etti. Bay bay Kemal'den bir şey olmaz. İş hayatına kadar kadınlara her zulmü yaptılar. Bize hayat tarzı dersi verenler ne dedi? Bay bay Kemal 'bir metrelik bez parçası' dedi. Ben şimdi başörtülü kızlarımıza sesleniyorum, başörtülü hanımlara sesleniyorum; 'Bir metrekarelik bez parçası' diyen bu adam her numarayı yapar. Başörtülü bayanları alıp onlara rozet de takar, her numarayı yapar. Çünkü bunun meşrebi, mizacı her şeyi bozuk. Başörtüsüne hakaret etmekten yasakların sürmesi için mahkemelere koşmaya kadar her türlü faşizmi bunlar sergilediler."

- "Bay bay Kemal sen Diyarbakır annelerine hiç gittin mi?"

Erdoğan, lafa sürekli insan hayatından başlayanların bölücü terör örgütünün dağa kaçırdığı daha 12 yaşındaki kız çocuklarıyla ilgili tek kelime etmediğini belirtti.

"Bay bay Kemal sen Diyarbakır annelerine hiç gittin mi? Niye uğramadın?" diye soran Erdoğan, "Sembolik olarak oraya birilerini göndermen bu işi kurtarmaz. Ama Diyarbakır anneleri seni çok iyi tanıyor ve inşallah en büyük dersi de sana onlar verecek. Senin teşkilatında tacizse taciz, genç kızlara zulümse zulüm, gencecik yaşında, alçakça katledilen şehit öğretmenimiz Aybüke Yalçın evlatlarını korumak için bombanın üstüne atlayan Hatice Belgin ve nice kadın için bir damla gözyaşı dökmediler. Bir üzüntü cümlesi kurmadılar." diye konuştu.

"Ağızlarını doldura doldura devlete katil, hatta seri katil iftirası sattılar." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "PKK'sından DHKP-C ve MLKP'sine katil sürüleri söz konusu olduğunda ise bu alçaklara çiçek çocuk muamelesi yaptılar. Şimdi çıkmışlar bu kara sicillerine bakmadan yalan ve iftiralarla milletimizi korkutmaya çalışıyorlar ama yine başaramayacaklar. Hedeflerine yine ulaşamayacaklar. Kadınları seçim yenilgilerine ortak edemeyecekler. Bu bayat numaraları inşallah pazar günü bizzat hanım kardeşlerim çöpe atacak çöpe." dedi.

Seçim beyannamelerinde kadınlar ve gençler için yapacaklarını detaylı bir şekilde anlattıklarını kaydeden Erdoğan, seçim beyannamelerinde yer alan projelere ilişkin videoyu salonda bulunanlara izletti.

Videonun izletilmesinin ardından konuşmasına devam eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yeni dönemde özellikle aile kurumunun, bizde aile kurumu malum kutsal, bundan taviz veremeyiz. Kardeşlerim bu CHP, LGBT'ci mi? Bu HDP, LGBT'ci mi? İYİ Parti LGBT'ci mi? Bu 7'li masada olan diğer yavrular, onlar da ses çıkarmadığına göre LGBT'ci mi? AK Parti'ye LGBT sızabilir mi? MHP'ye LGBT sızabilir mi? Aynı şekilde Cumhur İttifakı'nın diğer ortaklarına LGBT sızabilir mi? Çünkü biz ailenin kutsiyetine inanıyoruz. Ve inşallah şu seçimden sonra önemli olan adımımız, bir an önce aile kurumunu güçlü bir konuma oturtmaktır. Bu adımı atacağız. Kim ak, kim beyaz, o da parlamentoda ortaya çıkacak. Ve bizler bu adımla birlikte bir şeyi ispatlayacağız. O da şu; bunların milli ve yerli olma konusu sadece eşyada değil, ailede de ortaya çıkacak. Ne denli bunlar milli, ne denli bunlar yerli, ne denli bunlar ecdadının yolundan gidiyor gitmiyor, bunları ispatlayacağız. Küresel kültürün ve güçlerin dayatmasıyla giderek adeta veba gibi yayılan bu akımlarla ilgili şimdiden gereken tedbirleri almamız gerekiyor. Pazar günü bunun aynı zamanda bir imtihanıdır."

(Sürecek)