TÜRK-İŞ'in, Türkiye'nin çok partili hayata geçmesinden sonra 1952'de kurulduğunu anımsatarak, "Sendikalar demokrasi ile birlikte varlardır, işçi hareketi demokrasi içerisinde gelişir. Sendikalar ilk kurulduğunda sendikalara karşı patronların negatif bakış açısı vardı. Sadece patronların mı, herkesin birtakım ön yargıları vardı. Mesela sendikaların sosyalist ya da solcu, işte komünist olduğu iddiası vardı. Böyle bir iddia ile karşı karşıyaydı sendikacılar. Oysa sendikalar demokratik toplumların ürünüdür, demokrasinin kurumlarıdır." diye konuştu.

"YIL SONUNDA YENİ BİR DÜZENLEME YAPACAĞIZ"

Türkiye'nin emekçileriyle birlikte kalkındıkça, artan büyüme ve refahtan emekçiler pay aldıkça önünün açılacağını belirten Bakan Bilgin şöyle konuştu: "Dün sayın genel başkanla, yönetimle beraber; çalışanlarımızın asgari ücretinde yıl başında yaptığımız yüzde 50'nin üzerinde yüzde 30 zam yapmıştık, kümülatif olarak yüzde 90 üzerinde olan bu zammın enflasyon karşısındaki dayanıksızlığını bilerek konuşuyoruz. Yıl sonunda da bunu dikkate alarak yeni bir düzenleme yapacağız. Emekçilerimizi ne enflasyona ne de sermayenin baskısına karşı ezdireceğiz. Elbette ki Türkiye'nin büyümeye, kalkınmaya, yatırıma ihtiyacı var. Sermayeye ihtiyacı var. Burada sermaye düşmanlığı yapmıyoruz ama sermayenin emek düşmanlığı yapmasının karşısında olacağız. Bu sosyal devletin görevidir."

VEDAT BİLGİN'İN ASGARİ ÜCRET AIKLAMASI

Asgari ücret tartışmalarına ilişkin ise açıklama yapan Bilgin konuşmasına şu şekilde devam etti ;

 "Yıl sonunda bunu dikkate alarak yeni bir düzenleme yapacağız. Emekçilerimizi ezdirmeyeceğiz. Sermayenin emek düşmanlığı yapmasının karşısında olacağız" açıklamasında bulundu.